ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi
Paylaş » ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını FaceBook'ta paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Twitter'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Google'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Delicious'ta paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Digg'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını MySpace'de paylaş
 

Bu sayfada Ekim ayında düzenlecek olan Danışmanlık İlkeleri Eğitimi hakkında daha fazla bilgi edinebilir, ayrıca aşağıda konuyla ilgili bir makaleyi okuyabilirsiniz. Bu eğitime başvurmak için ayrıca tıklayınız

ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi

Eğitim Programının Mantığı

ISAR üyelerini ve ISAR’a bağlı astroloji okulları danışmanlık becerileri üzerine kurs açarak desteklemek istemektedir.  Bu beceriler,astrologları haritada gördükleri bilgileri en etkili, ilgili ve anlamlı biçimde danışana iletmeleri için eğitmek ve geliştirmek amacıyla tasarlanmıştır. Hedefimiz, astrologların  astrolojik faktörlere göre bilgi verirken uymaları gereken mesleki ahlak kuralları bildirisi ve belgesine göre, “nasıl zarar verilmez” veya “Zarar vermeme” bilincini vurgulamaktır.  ISAR’ın eğitim programı astrologlara, daha iyi danışmanlar olmaları için basit ve pratik teknikler öğretecektir.  Bu eğitim programının amacı, üyelere lisanslı bir danışman veya terapist oldukları yanılgısını aşılamak değildir.

ISAR Danışmanlık Eğitiminin başlıca ilkelerinden biri, danışma astrolojisinin ‘yardım etme ilişkisine’ dahil olduğu fikri ve pratiğini geliştirmektir. Disiplinler arasında birçok yardım etme ilişkisiyle geliştirilen, güven kurmak, derinden anladığımızı iletmek ve tedavi edici etkin dinleme amacını güden çok özel ve etkili teknikler vardır. Astrolog ve sağlıklı astrolojik danışmayla kurulan empatik anlayış ile, müşteri aradığı kişisel yanıtları kendi kendine bulabilir.

Ayrıca ISAR Danışmanlık İlkeleri Eğitiminin prensibi tüm astrologları “danışman astrolog” haline getirmek değil, astrologlara çağdaş danışmanlığın kavram, felsefe, ahlak anlayışını, beceri setleri ve tekniklerini kazandırmaktır.  Burada yardım etme ilişkisi ve “danışmanlık” astrolojisi ve rehberlik arasındaki farklar tartışılacaktır.  Türdeş alanların, örneğin psikoloji, insan iletişimi kuramı ve terapötik danışmanlığın öğelerini kullanarak, astrologlar yeteneklerini daha çok geliştirebilir, astrolojiyi müşterilerimize yardım edecek ve onları destekleyecek şekillerde geliştirip uygulayabilir. Astrologlar danışmanlığın esaslarını öğrenirken, müşterilerine yardım etme ve onları bilmeden yaralayabilecek ve incitebilecek tavır, alışkanlık ve davranışlardan kaçınma yöntemlerini de öğrenebilirler.

İşimizde sıklıkla, astrolog haritayı yorumlarken bazı türde bilgileri vermenin sakıncalı olabileceğinin farkında değildir.  Dolayısıyla, çok korkunç öyküler duyuyoruz.  ISAR Danışmanlık İlkeleri Eğitiminde, 1) astrologun ne tür yanıt ve bilgilerin zararlı olabileceğinin ayırtına varmasını sağlamak ve bu arada 2) onlara iyi dinleme becerileri kazandırmak istiyoruz. Çünkü, hepimizin bildiği üzere, astrolojik danışma veya ‘okuma’ rolünde, müşteriler çok derin duygusal sorunları anlatabilir ve genellikle de anlatırlar. ISAR’da, rehber değil, astroloji alanında danışman ürettiğimizin altını çizmek isteriz.  Rehberlik, müşterinin terapötik bir sonuç elde etmesini amaçlayan resmi ve güdümlü özel beceri setleri ve felsefeleri grubudur.  Rehberlik, devlet tarafından ve yerel yönetmeliklerde düzenlenmiştir ve sadece rehberlik eğitimi almış ve ehil kişiler kendilerine rehber diyebilir.  Uygun eğitim ve ruhsat olmaksızın terapötik rehberliğe girişmek topluma zararlıdır.  Terapötik alanda kullanılan astroloji elbette vardır, ancak sadece yetenekli ve resmi eğitim görmüş ve ehil rehberler ve profesyonel astrologlar tarafından gerçekleştirilmelidir. Bunun astrologların kişisel korumaları, halka ifşa ve uygulamalı bilgi bütünü olarak Astroloji için böyle olması gerekir.

Astrologlar danışanların ihtiyacı olan pek çok bilgi verebilir. Aynı zamanda, astrologlar danışanın kişisel ihtiyaçlarına duyarlı olmak zorundadır.  Kocasının boşamak istediğini henüz öğrenmiş bir kadın olabilir kapıdan giren.  Ya da patronunun hakkında olumsuz eleştiriler yaptığı ve işi tehlikede olan bir adam.  Astrologun bildiğine inandığı bilgileri, gelecekte neler olacağını bilmek istiyorlar. Aynı zamanda, sorunlarını çevreleyen yoğun duygular içindeler.  Peki biz astrologlar bu bilgileri zarar vermeden, danışanlara yardımı dokunacak şekilde nasıl aktarabiliriz?

Danışanlarımızın hissettiği duygu yoğunluğuna nasıl tepki verebiliriz? “Evet, şimdi size 5. evinizin 3. yöntecisinin aldığı ters açıların ilerletilmiş haritanızda yaratacağı sorunları anlatacağım,” demeye devam mı etmeliyiz? Bizce etmemeliyiz.

ISAR’ın sunduğu eğitim astrologlara, empatik ve etkin dinleme, değer açıklaması, kültürel anlayış konusunda özel beceri setleri ve astrolojik bilgileri müşterinin sorununu çözecek şekilde iletme yöntemlerini öğretir.  Danışmanlık İlkeleri Kursiyerleri özel etkin dinleme modelini uygulayarak, eğitimi yönlendirecektir.  ISAR eğitimli bireylerin hazırladığı gerçek bir ders programı sunarak, bu programın okulları pek dikkat edilmeyen bir konuda destekleyeceğini ön görüyor.  Ayrıca, ISAR’ın Danışman Eğitim Programının bu beceri setlerini standart astrolog eğitiminin bir parçası haline getirmek için, okullardaki diğer astrologlara ders vermesi de mümkündür. 

ISAR’ın Danışman Eğitim Programının üç bileşeni

1. Etkin dinleme becerileri (empatik/yansıtıcı dinleme)

Dinleme insan etkileşiminin tek en önemli yüzünü oluşturur ve dinlemenin her rehberlik ve danışma ilişkisinde en önemli bileşenlerden biri olduğu açıktır.  Danışanlarımız bizim onları gerçekten anlamamızı istiyorlar!  Yoksa ne istediklerini nereden bilebiliriz?  Meslek çevremizde söylendiği üzere, psikologlara dinlemeleri, astrologlaraysa konuşmaları için para verilir.  Bırakın nasıl dinleyeceğimiz konusunda eğitim almayı, çok azımız etkili dinleme dediğimiz eylemi gerçekleştiriyor. Danışanlarımız açısından bakarsak, dinlediğimizde bunu fark ederler.  Bu konu çok kolay görünebilir, ancak danışmanın elzem bileşenlerden biridir.  Sesinizin duyulması demek anlaşılmanız demektir.  Birinin sizi anlaması demekse bazı kişisel unsurları paylaşmanız ve karşılıklı bağ ve güven temeli oluşturmanız anlamına gelir.  Güven, birinin size yardım edebileceğine dair hem itimat hem de inanç unsurları taşır.

Etkin dinleme Carkhuff, R., Berenson, B. ve Carl Rogers'ın çalışmasında geliştirilen bir beceri tekniğidir.  Bu teknik danışanı kendi danışmasının merkezine koyar ve kişisel durumlarının ayırtına varmasını sağlayarak ona çözümler bulma yeteneği verir.  Danışman açısından bakıldığında, etkin dinleme danışanın endişelerine odaklanmak için son derece verimli ve etkili bir yoldur ve danışana kendi durumunu keşfetme fırsatı tanır.  Etkin dinlemeyle, güven ortamı oluşturulur ve danışan kendi duygularını daha açık bir şekilde keşfetmeye başlar.  Bu terapistler danışanları sonunda iyileştirecek kişilerin yine sadece danışanların kendileri olduğuna inanmışlardır.

Etkin dinleme danışmanın müşteriyi dinamik bir biçimde dinlemesi ve sonra da duyduklarını yansıtması sürecidir.  Bu yansıtma süreci, gerçeklerden ziyade duygusal içeriğin yansıtıldığı empatik dinleme özelliği taşır.  Duygusal içerik ve duygunun kaynağı danışmandan danışana geri aktarıldığı (yansıtıldığı) zaman, danışan sorununun danışmanı tarafından anlaşıldığını bilir. 

Empati kurmak, kendinizi başkasının yerine koyabilmektir.  Birinin sorunuyla empati kurmak, bu sorununun duygusal etkisini anlamaktır.  Anne, babanız ya da çocuğunuz öldüğünde nasıl hissederdiniz bilemezsiniz belki ama , söz konusu duyguların aralığı ve derinliği ile empati kurabilirsiniz.  Bu derinliği anladığınızı başka birine aktararak o kişiyle bir bağ kurarsınız.

2. Değer Açıklaması

Danışman ve rehberlerin düştüğü başlıca tuzaklardan biri danışmanların değer ve yargılarının danışanlarınkinden ayıramamasıdır.  İkinci bir hataysa astrologun müşterilerine kendi değer ve yargılarının doğruluğunu ispatlamaya çalışmasıdır.  Astrologun, astrolojiyi danışanı astrologun inanç, değer ve yargılarını kabullenmeye zorlayacak şekilde kullanması kolaylaşır.  Astrologların danışanla ilişkilerinde baskın bir gücü vardır, ancak astrologun kendi kişisel değerlerine göre müşteriye ne yapması gerektiğini anlattığı bir forum yerine, astrolojik danışmanın gerçekleşebilmesi için, astrologun kendi yargı ve değerlerini bir kenara bırakması gerekir.  Danışanlarımız astrolojik danışma amacıyla bize geliyorlar, bizim değer, yargı ve astrolojiyle alakasız fikirlerimizi dinlemek için değil.

Eğitimin bu bölümü değer ve yargılarımızı başkalarının değer ve yargılarından ayırmaya yardım eden alıştırmalardan oluşur.  Bu alıştırmalar, rehberlik ilişkisindeki sınırlarımızı tanımlamaya yardım etme amacını taşır, böylece müşterimize astrolojik bilgilerimiz ve kendi değerlerine dayanarak yönlerini belirleme fırsatı tanıyabiliriz. Kendi değerlerimizi müşterininkilerden ayırt etmeyi ve değerlerimizi bilinçsizce empoze etmemeyi öğrendiğimizde, müşterilerimiz kendi düşünce, yön ve çözümlerini oluşturma gücünü kendilerinde bulacaklardır.

3. Danışanın Sorununu Çözme

Astrolojik danışmada, astrologun amacı ya da hedefi danışanların sorununu çözmek değildir.  Danışman olarak görevimiz astrolojik görüş ve bilgilerimizi müşteriye çözümünü kendi bulmasına izin verecek şekilde kullanmaktır.  Biz astrologlar beklenenden daha sıklıkla insanların sorunlarına çözüm “verebiliriz”, ancak müşteri bu çözümü kendi fikri olmadığından kabul etmez veya kullanmaz.  Daha acil ve muhtemelen feci sonuçlara bile yol açarak, danışanın bizim önerdiğimiz yoldan gitmesine ve korkunç ve yanlış bir durumun ortaya çıkmasına neden olabiliriz.  Bu danışan astrologu kendisine “kötü tavsiye” vermekle suçlayabilir ve astrolog olumsuz sonuçlarla karşılaşabilir.

Eğitimin bu bölümündeki beceri setleri, astrologa danışanına eylem planı hazırlarken önünde pek çok seçenek olduğunu göstermektense yardım etmek üzere tasarlanmıştır.  Çeşitli seçenekleri sistemli bir şekilde açıklayarak ve danışana kendi planını hazırlama fırsatı tanıyarak, ona kendi durumunu çözme ve endişe ve sorununu çözmek için plan kurma gücü veririz. 

Etkili danışmanlar danışanlarının sorunlarını gerçekten anlamak için nasıl dinleyeceklerini bilirler; danışanlarının değer ve fikirlerine saygı duyar, kendi değer ve düşüncelerini onlarınkinden ayırırlar ve danışana danışmanın verdiği bilgileri kendi eylem planını hazırlamada kullanma fırsatı tanırlar.

Bu eğitimin ayrıca, programı alan öğrencilere standart ve tutarlı bir model sağlaması beklenmektedir.  ISAR, yardım etme ilişkisinin anlaşılması ve alanımızdaki astroloji uzmanlarının kalitesini yükseltmek için astroloji öğrencilerini ve gelecekteki astrologlarımızı eğiten bu okulları desteklemeyi ister.  Sonuçta, bu eğitim ve benzer gayretler, halka yararlı bir danışma ortamı olarak pozitif bir astroloji imajı çizecektir.

ISAR Danışman İlkeleri (Becerileri) Eğitiminin İçeriği

Bu, astrologlara danışma oturumunda astrolog-danışan ilişkisine yardımcı olacak temel dinleme ve empati becerileri kazandırmayı amaçlayan 16-20 saatlik yoğun bir eğitimdir. Rol oynama alıştırmaları sayesinde astrologlar duyguları tanımayı, dinlemeyi zorlamak ve güven geliştirmek için yansıtma yöntemi kullanmayı ve astrolojik danışmalarda görülebilecek bir dizi duruma yanıt vermeyi öğrenirler. Temel harita yorumlama ilkeleriyle birleştirilen bu iletişim becerileri astrologa, danışanlarının en kişisel düşünce ve duygularına yanıt verme yeteneği kazandırarak böylece müşterilerinin anlaşıldıklarını düşünmelerini sağlar. 

A. Danışma becerileri konusunda 16-20 saatlik aktif eğitim. Bu beceriler küçük grup ortamında (6-8 kişi ve iki eğitmen), katılımcıların rol oynama ve diğer öğrenme araçlarını kullanarak becerileri pratik yaparak öğrenilir. Bu beceriler etkin dinleme, empati eğitimi, soru sorma, katılım becerilerini kullanma, yansıtma, başka sözcüklerle açıklama ve ucu açık ifadeleri anlatmadır. 16 saatlik kurs iki günlük atölye çalışmasında verilir, 20 saatliğiyse 2 ½ günlük programda verilir.

B. Etkin dinleme ve yansıtma/empati becerisine ayrılmış ve astrolojiyi içermeyen 10-12 saatlik rol oynama eğitimi vardır. Eğitimin ana amacı etkin dinleme becerileri kazandırmaktır. Eğitimin ilerleyen safhalarında, astroloji de eklenir, ama bu sadece etkin dinleme ve empati becerilerini astrolojiyle birleştirmek amacıyla yapılır. Bu bölümde, katılımcılar rol oynayarak birbirlerinin haritalarıyla çalışacak, böylece katılımcılar öğrendikleri teknikleri astrolojiye uygulama şansı bulacaklardır.

C. Yedi diğer beceri kategorisi, sorunlar ve bilişsel bilgiler eğitime eklenir, bunların oranı etkin dinleme ve yansıtma kullanılarak yapılan 10 saatlik aktif rol oynama alıştırmalarından sonra programda belirlenecektir.  Bu 7 kategori şunları kapsar: yönlendirme, bilgilendirilmiş onay, çok kültürlü duyarlılık, kriz müdahalesi, teknik astrolojik bilgileri danışana aktarmada iletişim becerileri, danışanlarla açık iletişimi davet edecek biçimde konuşma ve değer açıklaması.

Bu eğitim ISAR’ın “Certified astrologer professional” (CAP) ünvanını almak için gereklidir, ancak danışanlarla çalışmayı düşünen herkes bu eğitime katılabilir ve eğitimin faydasını görecektir. Eğitim küçük gruplarda (6-9), yetkili ISAR eğitmenlerince verilir. Grup sürecine bilişsel beceri setleri, küçük grup uygulamaları ve ikili etkileşimler girer.


Bu eğitim ve CAP ünvanı: “Bana uygun mu?”

CAP olmak istiyorsanız, danışma becerisi eğitimini almanız gerekir. Ancak, CAP ünvanı ile ilgilenmiyorsanız bile, bu eğitimin çok büyük faydasını görürsünüz. 50 yılı aşkın süredir, etkin dinleme, danışanlar ile danışmanlar, psikologlar, sosyal hizmet uzmanları ve diğer paraprofesyonellerin arasındaki yardım etme ilişkisinin özünde yer alır.

ISAR Sertifika programı astroloji konusunda üç alanda benzersizdir:

1. Teknik yetenekleriniz geniş yeterlilik incelemesinden geçirilerek değerlendirilir.  Danışanların ve halkın kaliteli bilgi edinmeleri ve verdiğiniz astrolojik bilgilere güvenebileceklerini bilmeleri
gerekir.

2. Mesleki ahlakınız, Etik kurallar eğitimi ve incelemesiyle biçimlenir ve değerlendirilir. Danışanlarınız ve halk, kendilerine “zarar vermeyecek” ve adilane davranacak, danışanın gizliliğini koruyacak ve saygılı, ahlaklı bir uzmanla çalışmak isterler.

3. Danışmanlık ilkeleri Eğitimiyle sevecenlikle, tam bir anlayışla gerçekten dinleme yeteneği ve “haritayla ilgili” davranışlar kazanırsınız. Danışanlar ve halk sizi dinlemesini bilen, güvenebilecekleri, konuşup dinleyebilecekleri ve böylece sizi doğru kararları vermeye yönlendirebilecek biri olarak görmesi gerekir.

ISAR tüm üç bileşenin de profesyonel astrolog olarak sizin için ve özellikle hizmet edeceğiniz insanlar açısından önemli olduğuna inanıyor.

Eğitim hakkında:

1. Derse zamanında başlayacak, zamanında düzenli teneffüsler verecek, öğle yemeğini zamanında yiyecek ve günün sonunda dersi zamanında bitireceğiz. Geç kalırsanız ya da derse katılmazsanız çok önemli bilgileri kaçıracaksınız.

2. Kendileri de profesyonel astrolog olan ve bu özel dinleme becerileri eğitiminden geçmiş iki eğitmeniniz olacak.

3. Eğitim yaklaşık 6-9 katılımcı ve 2 eğitmenden oluşan küçük gruplar halinde verilecek.

4. Bu, etkin dinleme ve empatik anlayış tekniklerini aktif öğrenme sürecidir. Etkin dinleme becerilerini öğretecek ve uygulatacak ve bu tekniği kullanırken özgüveninizi geliştirecek özel adımlar sağlamak üzere tasarlanmıştır. Ancak unutmayın: bu “teknik” sadece siz alışana kadar, bir süreliğine bir teknik olacak. Etkin dinleme, herkesi, her tür insanı dinlemenin çok daha etkili yoludur.

5. Katılımcılara el kitabı ve ek malzemeler verilecek. Sizden bu iki günlük dönem içindeki “boş zamanlarınızda” el kitabını okumanız istenecek. Teneffüs ve öğle arası dahil birlikte geçireceğimiz ek zamanlar olacak.

6. Bu eğitimin önemli bir işlevi etkin dinlemeyi astrolojik danışmayla harmanlamasıdır. Bu bölüme yardımı olması için, sizden doğum haritanızın çift çember biçiminde altı kopyasını yanınızda getirmenizi rica ediyoruz, dış halkada gün geçişleri bulunmalı.

7. Bunların dışında, rahat giysiler giyin. Sandalyede oturacağız (bizim gibi Kiron dönüşünü tamamlamış insanlar için), ama siz yastık da getirebilirsiniz.

Bu eğitim, danışanlarımızla çalışma yolları geliştirirken ve öğrenirken kendimizi tanıdığımız ve başka astrologlarla yakın ilişki kurduğumuz samimi bir deneyimdir. Bu benzersiz bir deneyimdir.

Başka herhangi bir sorunuz veya danışmak istediğiniz konu varsa, aşağıdaki adreslerden Gisele’e veya bana ulaşabilirsiniz.

Rehber Eğitmenler,

Richard Smoot [email protected]
Gisele Terry [email protected]

MAKALE:
Etkin Dinleme Becerileri Eğitimi - Empatik Dinleme Modeli

Geliştirenler
Richard J. Smoot, BSW, MPA
Gisele Terry, MA

Bu modelin geçmişi ve gelişimiyle ilgili not. 1970’lerin başında Michigan, East Lansing'deki Listening Ear Crisis Center (Dinleme Kulak Krizi Merkezi) ve Drug Education Center (İlaç Eğitim Merkezi), Michigan State University (Michigan Devlet Üniversitesi) ile işbirliği halinde akran tarafından öğrenilen empati ve etkin dinleme becerileri modelini geliştirmiştir. Bu model Michigan'ın dört bir yanında faaliyet gösteren ve toplumun desteğini gören ve Valilik İlaç Suiistimali dairesinin krizde ergenlerle çalışanlara destek ve eğitim vermek amacıyla sponsorluğunu yaptığı kriz merkezleri tarafından gençlere eğitim şeklinde verilmiştir. O zamandan beri, etkin dinleme becerileri üzerine pek çok benzer eğitim modeli, insanlara başkalarını daha iyi dinleyerek onlara daha etkili bir şekilde yardım etmelerine yardımcı olmak amacıyla ortaya çıkmıştır. Bize bu eğitimi geliştirmekte yardım eden bu öncülere ve şu anki eğitimcilere teşekkür ediyoruz. Ayrıca, bu kitapçıkta çalışmasından söz ettiğimiz Mental Health Net'ten (http://mentalhelp.net/psyhelp/) Clayton E. Tucker-Ladd'e özel teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz. Her şey bu malzemeyi sunduğumuz yardımcı mesleklerde sürekli eğitim ruhu sayesinde ortaya çıktı.

Dinleme insan etkileşiminin tek en önemli yüzünü oluşturur ve dinlemenin her rehberlik ve danışma ilişkisinde en önemli bileşenlerden biri olduğu açıktır. Danışanlarımız bizim onları gerçekten anlamamızı istiyorlar! Yoksa ne istediklerini nereden bilebiliriz? Bırakın nasıl dinleyeceğimiz konusunda eğitim almayı, çok azımız etkili dinleme dediğimiz eylemi gerçekleştiriyor. Danışanlarımız açısından bakarsak, dinlediğimizde bunu fark ederler. Bu konu çok kolay görünebilir, ancak ilişkiye yardımı dokunan elzem bileşenlerden biridir. Sesinizin duyulması demek anlaşılmanız demektir.

Birinin sizi anlaması demekse yaşamınızdan bazı kişisel unsurları paylaşmanız ve karşılıklı bağ ve güven temeli oluşturmanız anlamına gelir. Güven, hem itimat hem de inanç unsurları taşır.

Çoğu durumda, danışan astrolojik haritasında neler olduğunu öğrenmek için astrologa başvurur. Astrolog da danışanın astrolojik başvurusuna benzersiz bir bakış açısı getirir. Astrolog haritayı kendi gözü, bakış  açısı, deneyimi ve eğitimi doğrultusunda yorumlar. Dolayısıyla, ne kadar astrolog varsa, o kadar da astrolojik yorum biçimi vardır.

Bu eğitimin amacı, belli herhangi bir astrolojik biçim konusundaki düşüncelerimizi açıklamak da değildir, astrologun çıkardığı haritayı değerlendirmek de. Bu eğitimin amacı, danışanların neler söylediğini ve hissettiğini farklı bir kulakla nasıl dinleyeceğimiz konusunda belli bir teknik getirerek hepsinin ötesinde özel bir yaklaşıma odaklanmaktır. Bu eğitim ve sürekli uygulamaların sonucunda, daha derin bir duygu düzeyinde dinlemek ve anlamak mümkün olacaktır.

Astroloji Merkezli ve Danışan Merkezli Yaklaşımlar

Danışma ilişkisinin tabiatına göre, astrolog danışanın endişeleriyle ilgili bilgi verme ve sezgilerini açıklama konumuna yerleştirilir. Ancak genelde, aktarılacak bu kadar çok astrolojik bilgi varken, dinleme ikinci plana itilir. Astrolog danışanı tamamen çözdüğü hissine kolaylıkla kapılabilir. Ancak, danışanların daha önce ifade etme ya da keşfetme fırsatını bulamadığı ve astrologla görüşmesinde de bulamayacağı beklentileri ve duyguları vardır, astrologun elindeyse her şeyi açıklayan ve danışanın deneyimlerini dinlemeye yer bırakmayan bir harita bulunur. Astrolog danışanın haritasında çıkanları ona anlatarak işini başarıyla yaptığını düşünebilir, ancak danışanının iç gerçekliğini, kendini keşfetme ve ifade etmesini sağlamaktan çok uzaktır.

Bu eğitim, sadece astrolojik bilgileri ilişkinin merkezine almaktansa, danışana yardım etme ilişkisinin merkezine alacak beceriler geliştirmeye odaklanır. Bu, sadece verilen bilgilerin öne çıktığI bir ilişkiden ziyade, oturumun danışanın düşünceleri ve duygularıyla uyumlu bir şekilde çözülmesini sağlayarak başarılabilir. Çünkü sadece bilgi vermek suretiyle danışanın gerçekliğini dinlemeyen astrolog danışanı kaybeder.


Danışma sırasında astrolojik bilgilerin/yorumların aktarılması kesinlikle gereklidir, ancak danışan merkezli yaklaşım ve astrolojik bilgi merkezli yaklaşım birbirinden biçimsel açıdan farklıdır. Bu iki yaklaşımın birlikte var olması gerektiğini belirtmekte fayda var, her danışmada her iki usulün de yer alması önemlidir. Zaman zaman, bilgi vermek ön plandadır; bazense, oturumun kalitesi için dinlemek ve danışandan ipucu almak gereklidir. Astrologun empatik dinleme ve cevap verme becerilerini kullanmada bilgi aktarma rolünü terk etmesine gerek yoktur.

Bu farkları tanımlamak amacıyla, aşağıda bu ikisi arasındaki dinamikleri gösteren bir tablo verilmiştir.


Danışan Merkezli                           Astrolojik Bilgi Merkezli

1) Vurgu danışanı                          Vurgu danışana       
   dinlemenin üstündedir                 bilgi aktarmanın üstündedir

 
 2) Hiyerarşik değildir. Astrolog     Astrologu danışanla bağdaştırma
 ve danışan, danışanı tanımayı      yoludur
 amaçlayan bir keşif ilişkisi
 kurarlar
 
3) Danışandan ipucu alarak          Haritadan ipucu alarak
 astrolojinin nasıl                           danışanın  karşısına ne çıkabileceğini  deneyimlendiğini anlamaya çalışır    açıklar

 4) Danışanın ihtiyaçları veya        Astrologun haritada gördükleri
    deneyimleri alışverişi               alışverişi yönetir
    yönetir
 
5) Vurgu danışanın duygusal             Vurgu danışanın astrologun
    gerçekliği ve kapasitesi                 araç ve tekniklerinden
    üzerindedir                                   yararlanması üzerindedir
 

Yukarıdaki farklar genel yaklaşımlardaki farklar olarak açıklansa da, astrolog her danışanın özel ihtiyaçlarına ve danışmanın niteliğine göre danışan merkezli ve bilgi merkezli modeller arasında gelir giderken, bunlar yine herhangi bir oturumdaki anlık alışverişlerdeki farkları gerçekten temsil eder.

Bu eğitim modeli katılımcılara etkin dinleme ve empatik dinleme tepkilerinin dinamik ve tekniklerini öğretmek üzere tasarlanmıştır. Bu model pek çok alandan profesyonelce kullanılır, ama  burada özellikle astrologlar açısından ele alınır.

Dinleme ve Empati Eğitimi

Etkin dinleme Robert Carkhuff, R. ve Bernard Berenson, B. ve Carl Rogers'ın çalışmasında geliştirilen bir beceridir. Bu teknik danışanı kendi danışmasının merkezine koyar ve kişisel durumlarının ayırtına varmasını sağlayarak ona çözümler bulma yeteneği verir. Danışmanın açısından bakıldığında, etkin dinleme danışanın endişelerine odaklanmak için son derece verimli ve etkili bir yoldur.  Etkin dinlemeyle, güven ortamı oluşturulur ve müşteri kendi duygularını daha açık bir şekilde keşfetmeye başlar. Danışanları sonunda iyileştirecek kişiler yine sadece kendileridir.

Etkin dinleme danışmanın danışanı dinamik bir biçimde dinlemesi ve sonra da duyduklarını yansıtması sürecidir. Bu yansıtma süreci, gerçeklerden ziyade duygusal içeriğin yansıtıldığı empatik dinleme özelliği taşır. Duygusal içerik ve duygunun kaynağı danışmandan danışana geri aktarıldığı (yansıtıldığı) zaman, danışan sorununun danışmanı tarafından anlaşıldığını bilir.
 

Empati kurmak, kendinizi başkasının yerine koyabilmektir. Birinin sorunuyla empati kurmak, bu sorununun duygusal etkisini anlamaktır. Anne, babanız ya da çocuğunuz öldüğünde nasıl hissederdiniz bilemezsiniz belki ama , söz konusu duyguların aralığı ve derinliği ile empati kurabilirsiniz.  Bu derinliği anladığınızı başka birine aktararak o kişiyle güven bağı kurarsınız.

Dinleme ve empati kurma başkalarıyla bağ kurmak için gereken önemli becerilerdir. Çoğumuz gününün %70'ini iletişim kurarak, bu zamanın %45'inin ise dinleyerek geçiriyor. Hepimiz dinlenmek isteriz (zaten bu yüzden konuşuruz). Göz ardı edilmek ve dikkate alınmamak kişinin onurunu kırar, bu da ilişkileri koparır. Hepimiz dinlemenin, kulağını vererek dinlemenin ne anlamına geldiğini biliriz. Sözcükleri duymanın ötesindedir; başka bir kişinin mesajını, durumunu ve duygularını gerçekten anlamak ve kabul etmek demektir. Empati başka bir kişiyi kendinizle özdeşleştirebilecek, kendinizi onun gibi hissedecek kadar çok iyi anlamanız anlamına gelir. Etkin dinleme ve empatik dinleme, çok dikkatle dinlememek ve öteki kişinin durumu, düşünceleri ve duygularını kendiniz yaşıyormuşsunuz gibi kendinizle özdeşleştirmeniz demektir. İyi terapistler, rehber ve danışmanlar böyle yapar, tabi iyi arkadaşlar da (Berger, 1987). Empati edinebileceğiniz en önemli becerilerdendir. Ancak çok az insanın bunu iyi yapabilmesi ilginçtir.

Birinci Adım: İyi, etkin bir dinleyici olmayı öğrenin (Tucker-Ladd, Clayton E.)

Bunun içinde, danışanınızın, konuşanın, etkileşimin odağına alındığı “danışan merkezli yaklaşım” vardır. Dinlemek için öteki insanı gerçekten tanımayı istemeniz gerekir.  Dikkatle dinlemenin önündeki yaygın engellerden kaçınmak önemlidir.  Bunlar:

(1) Durmadan kendinizi konuşanla kıyaslamak (Hangimiz daha akıllı? Kim daha zorlu yollardan geçti? Bunu yapmak benim için çok zor.),

(2) Konuşanın gerçekte aklından neler geçirdiğini okumaya çalışmak (Diyelim karısını gerçekten seviyor... Büyük ihtimalle bunu söylediğim için aptal olduğumu düşünüyor),

(3) bir sonraki sav ya da öyküyü planlamak,

(4)  karşınızdakinin sadece bazı konuları duyacağı veya kritik açıklamaları duymayacağı şekilde konuşmayı filtrelemek,

(5)  bir ifadenin daha tamamlanmadan delice, sıkıcı, aptalca, çocukça, düşmanca, vs. olduğunu düşünerek yargılamak,

(6) kendi dünyanıza dalmak,

(7) konuşanı dinlemek yerine kendi kişisel deneyimlerinizi düşünmek,

(8) konuşan sorununu anlatmayı daha bitirmeden, ne söyleyeceğinizi, ne tavsiye edeceğinizi tasarlamakla meşgul olmak,

(9) her konuşmayı entelektüel bir tartışma gibi düşünüp, karşınızdaki yenme amacı gütmek,
 
(10) daima kendinizin haklı olduğuna inanarak, dinleme ihtiyacı duymamak,

(11) konu ciddileşince hemen konuyu değiştirmek veya gülüp geçmek ve

(12) Karşınızdakiyle hemen aynı fikirde olarak onu susturmak (Haklısın...Elbette...Katılıyorum...Gerçekten de öyle.) (McKay, Davis & Fanning, 1983).

Daima etkin bir şekilde dinlemek kolay değildir. Yukarıda sıralanan engeller nedeniyle, bize söylenenin sadece %65'ini genellikle birkaç dakika aklımızda tutarız (2 ay sonra aklımızda sadece %25'i kalmıştır). Gelişmek için yapılacak çok şey var.

Danışan merkezli yaklaşımda, dinleyici anlamadığı bir şey olduğunda konuyu açıklaması için sorular sorar. Tabii çok fazla soru sormamaya da dikkat etmemiz gerekir. Çok soru sorarsanız, dinleyici anlaşılmadığını düşünerek kaygısını veya sorununu anlatmaya devam etmekte zorlanır. Hepsinden önemlisi, ön yargı, dar görüşlü fikirler, savunma hali ve yanılma korkusundan kaçınmalıyız, çünkü bunlar söyleneni duymamızı engeller. Ayrıca, duyduklarımızı durum ve insan doğası hakkında bilgimizin penceresinden incelemeliyiz. Kendimize şu soruları sormalıyız:
 
Konuşan kendisi hakkında ne hissediyor, ne düşünüyor? Dünyaya nasıl bakıyor? Son olarak, sözcüklerin yanı sıra yüz ifadesi ve beden dilini de dinlemeliyiz. Dinlemek, karmaşık bir iştir. Konuşmanın iki katı kadar dinleyebilirsiniz, bu ekstra zamanı ne söylendiğini aklınızdan bir kez daha geçirmeye ve ne söylenmediğini düşünmeye kullanın.

İyi bir dinleyici, konuşanın gözlerinin içine bakar, başını sallar ve ona doğru eğilir, onu gülümseyerek cesaretlendirir ve dinlediğini belirten ifadeler kullanır . Ayrıca dinleyici dikkat dağıtıcı unsurlardan ve yukarıda sıralanan engellerden dikkatle kaçınır, konuşanı anlamakla gerçekten ilgilenir ve konuşma sırası kendine geldiğinde fikirlerini ve deneyimlerini paylaşmaktan çekinmez.

Astrologların bu konuda karşılaştığı zorluk, danışanlarının astrologu ve haritanın ne söyleyeceğini duymak amacıyla gelmesidir. Yine de, bu danışanlar da anlaşılmak ister.  Astrolog için etkin dinleme becerileri edinmek başta yapay bir süreç gibi görünebilir, ancak pratikle etkin dinleme otomatik hale gelir ve doğal tepki sisteminizin bir parçası olur. 

İkinci Adım: Empatik Yanıtın Neleri İçerdiğini Anlayın.

Danışan merkezli dinleyici (empatik dinleyici) duyduklarına tepki vererek, müşterisine anlaşıldığı mesajını iletmelidir. Bu kavram dinlemeden de daha karmaşıktır; kimse mükemmel değildir. Mükemmel olmanıza gerek yok, ama ne kadar empatik bir dinleyici olursanız, o kadar iyidir. Genelde üzgün olduğumuzda, duygularımızı anlayacak bir kişiye anlatmak ve onunla paylaşmak isteriz. Bu nedenle, empatik dinleyici konuşanın duygularına odaklanır, eylemlerine veya koşullara değil. Örnek: sevgilisi tarafından yeni terk edilen biriyle konuşurken, Ne dedi? ya da İlk ne zaman şüphelendin? gibi sorular sormak yerine, Sevdiğin birinin seni bırakması gerçekten çok acı verici. veya Biri senden ayrıldığında, ortalıkta bırakılmış ve kaybolmuş gibi hissediyorsun kendini. gibi duygulara odaklanan cümleler kurun. Duygulara odaklanarak, karşınızdakini sorununun özünü, yani duygularını keşfetmeye teşvik edersiniz. Üzüldüğümüzde, sorunları çözmeye odaklanmadan önce, duygularımızı anlamalı ve kontrol etmeliyiz.

Dinlemenin önündeki engellerin empatik tepki vermeyi zorlaştırdığını açıkça görüyorsunuz. Aşağıdaki üç bölüm, hem kötü hem de iyi empatik yanıtları göstermektedir.  “Uzaklaşma” bölümü, adından anlaşıldığı üzere, iyi yanıt vermekten uzaklaşmaktır.  “Yansıtma” ve “Ekleme” bölümleri iki çeşit empatik yanıtı açıklar.  İlki, yani “Yansıtma” danışanın söylediğini tam olarak yansıtabilme yeteneğidir.  Öteki, yani “Ekleme” ise danışanı dinlediğimizi yansıttıktan sonra, durumunu anladığımız bilincini eklemektir. Bu “Ekleme” düzeyi rehberlik astrolojisini, terapötik danışmadan ayırır. Ekleme düzeyini kullanıyorsanız, astrolojiyi araç olarak kullanarak gerçekten terapötik danışma yapıyorsunuz demektir. Astrologa danıştığınızda, astroloji birincil referansınızdır ve yansıtma süreci müşterinizle iletişiminizi geliştirme yöntemidir. Terapötik danışma (psikoterapi) sadece bu işte yetkili kişilerce gerçekleştirilebilir.

Uzaklaşma

Uzaklaştırıcı yanıtlar arasında yetersiz yansıtma, konudan sapan yorumlar veya karşınızdakinin duygu ve koşullarını düzeltmek bulunur. Konuşan ve/veya dinleyici şu düzeylerde olabilir.

1) Konuyu değiştirme yanıtları: arkadaşınız size okul ödevinden yakınırken, siz Dün gece kanal 3'te güzel bir film vardı. demeniz buna girer.

2) Senden daha çok biliyorum yanıtı: bunlar üstünlük taslayan ifadelerdir; örneğin Sende yanlış olan bir şey yok. Yarın kendini daha iyi hissedeceksin veya Asıl sorun annenin seni fazla şımartmış
 olması veya O kadar aşıksın ki, ne kadar ahmak bir adam olduğunu anlayamıyorsun.

3) Yargılayan yanıtlar: biri size dün gece çok bira içtiğini söylüyor, siz İnşallah sonra bir de araba sürmedin, birini öldürebilirdin yoksa. diyorsunuz. (Bu sağduyulu bir tepki olabilir, ama hiç
 empatik değil.)

4) Tavsiye verici yanıtlar: 35 yaşındaki biri size yeniden okula başlamaktan çekindiğini söylerken, siz hangi üniversiteye gitmesi, hangi dersleri alması, nasıl defterler alması vs. gerektiğini anlatmaya başlıyorsunuz.

5) Önemsemeyici ve vakitsiz rahatlatmalar: iş arkadaşınız eşinin dün gece eve gelmediğini söylüyor, siz Aman canım, herkes ufak münakaşalar yapar, kafaya takma. Bu gece döner. diye yorum yapıyorsunuz. Bu sanki Bana bu konudan bir daha söz etme. demek gibidir.

6) Psikanaliz: erkek arkadaşlarınızdan biri evlenmekten korktuğunu açıklayınca, ona annesine fazla bağlı olduğunu, karısının onu tıpkı annesi gibi hükmedip baskı altına tutacağından korktuğunu söylüyorsunuz. Bu doğru olabilir, ama bunu kendi kendine keşfetmesini sağlayın.

7) Sorular: bir arkadaşınız size evliliğiyle ilgili sorunlar yaşadığını çıtlatıyor, siz hemen sorgulamaya başlıyorsunuz: Oturup konuşuyor musunuz? Birlikte dışarı çıkıyor musunuz? Seks hayatınız nasıl? Sorular konuşmayı kontrol eder ve yönlendirir (bu kötü bir durumdur); konuşanın kendi öyküsünü kendi istediği şekilde anlatmasına izin verin. (Ama diğer yönden, konuşanın az önce söylediğini açmak amacıyla sorulan sorular konuşmayı kontrol etmez, aksine konuşanı kendini daha çok açmaya teşvik eder.)

8) Kendinizden bahsetmek: arkadaşınızın sorunu size daha önce yaşadığınız benzer bir deneyiminizi hatırlatıyor, onu anlatmaya başlıyorsunuz (bu kötü bir yanıt değil, ancak sonra yeniden
 arkadaşınızın sorununa dönmeniz gerek). (Tucker-Ladd, Clayton E.)

Çoğumuz bu empatik olmayan yanıtları veriyoruz. Birkaç kötü yanıt genelde sorun olmaz, ancak pek çoğumuz peşin hükümlü ve sorgulayıcıyız. Birçoğumuz dikkati ciddi sorunlardan hemen başka yöne çekiyor (bunu yabancılarla yapabiliriz, ama müşterilerimize böyle davranamayız). Bir kısmımız her dünyevi sorunun aklımıza meydan okuduğunu düşünerek, danışanlarımızın sorunlardan mantıklı bir açıklama veya sivri bir yanıtla bir an önce kurtulmaya çalışıyoruz. 

Dinleyiciler konuşanın duygularını tamamen anlayamayabilir. Bu, konuşanın duygularını ifade etme cesaretini kırar, dinleyicinin onun başından geçenleri daha açıkça anlatmasını isteyerek, söyledikleriyle ilgilendiğini göstermelidir. Diyelim danışan size patronuna ne kadar kızdığını anlatıyor, siz Gidip ona bağırıp çağırmak istiyorsun, değil mi? diyorsunuz, ama o Hayır hayır, sinirlendim ama aptal değilim! diye karşılık veriyor. Burada konuşan gerçek hislerini patronuna anlatmaktan korkuyor, kendini çaresiz de hissediyor. 

Elbette, kimsenin her yanıt verdiğinde tam bir empatik olmasını bekleyemeyiz.  Söz gelimi, yukarıdaki örnekte, danışanın durumu tamamen anlamadığınızı göstermesi, sizi rezil etmez.  Size hemen yanlış anlaşılmayı düzeltme ve müşterinizle uyumu yakalama fırsatı verir.

Nichols (1995) yanlış anlaşılmalara yol açanın genellikle söylenenlere verdiğimiz duygusal tepkiler olduğunu söyler. Örnek: Konuşan bizi sinirlendiren, kendimizi güvensiz hissettiren, inciten, savunma psikolojisine sokan veya başka bir duyguya iten bir şey söylüyor (konuşanla ilgili olması gerekmez), bu da bizi rahatsız ediyor.

Tam tersi de olabilir. Konuşan kendisini ve kendi duygularını anlamıyor olabilir. Duygularını veya kendilerini anlamadıklarını saklamak için kaçabilir veya iletişime engel olan öğeleri kullanabilir.


Yansıtma
Yansıtma, dinleyicinin tam bir empatik yanıt ifadesidir. Bu ifade konuşanın duygularının özünü ve kaynağını yakalar.

Şimdi kendinizi gerçekten onun yerine koymuşsunuz demektir. Yorumlarınız konuşanın anlattıklarını tam olarak yansıtır. Öz olun. Basit sözcükler kullanın, kendi cümlelerinizle konuşun; danışanınızın öyküsünü başka sözcüklerle anlatın ve özetleyin. Aynı zamanda, onun dediklerini papağan gibi tekrarlamaktan da kaçının.

Söylenenleri anladığınızı yorumlayarak yansıtmanız gerekir. Konuşan, sizden iki, üç dakika hiçbir yorum almazsa, ne düşündüğünüzü bilemez ve ilginizin kaybolduğu, söylediklerini tasvip etmediğiniz veya anlamadığınız sonucuna varır. 


Örnek: danışanınız size korkunç bir gün geçirdiğini anlatıyor: arabası çalışmamış, iş arkadaşlarının onun hakkında dedikodu yaptığını duymuş, şirketinin iflasın eşiğine geldiğini öğrenmiş, bir de dudağında uçuk çıkmış, siz de buna Gerçekten tepe taklak olmuşsun, sanki birden her şey kontrolden çıktı ve üstüne üstüne geliyor. Evet, aynen öyle hissediyorum derse, yorumunuz empatik bir yanıttır. Aslına bakarsan, tüm gün tepem atıktı, hala da sinirden ölüyorum, derse, yorumunuz her ne kadar danışanın gerçekliğinden bakıldığından tamamen doğru olmasa da, hala empatik yanıt sayılır. Hem bunun ardından hemen “Tabii, çok kızmışsındır” diyerek durumu düzeltebilirsiniz.

Dinlemenin hedefi daima doğru yanıtları vermek değildir.  Dinleme hedefi dinlemektir. Empatik dinleme güven ortamı oluşturur ve yardım etme ilişkisinin güçlendirir. 

Ekleme

Bu düzeyde, dinleyici sadece konuşanın duygularını ve duygularının kaynağını ifadesini tekrar ona yansıtmakla kalmaz, ayrıca konuşanın duygularına dair gözlem ve anlayışını da sözlerine ekler. Bu anlayış “eklemesi” konuşanın öz farkındalılık düzeyini artırmayı ve ona ısrarcı sorunlarını çözmede yardım etmeyi amaçlar.  Zeki bir dinleyici, daha konuşanın//danışanın farkında olmadığı duygusunu anlayabilir(tahmin edebilir). Konuşan ekleyici empatik yanıtları hemen kabul ederse, bunlar içgörü ve öz farkındalığına büyük katkı sağlayabilir.

Riskler de yok değil.  Örneğin, dinleyici doğruyu söylüyorsa bile, konuşan dinleyicinin söylediklerini kabul etmeye hazır olmayabilir.  Ayrıca, birini ona anlayışlı bir yanıt verebilecek kadar iyi tanımak zaman ister. Bir oturumda empatinin “ekleme” özelliğini erkenden kullanırsanız, fazla samimi veya eleştirel görünebilir, dolayısıyla konuşanın/müşterinin kendini kapatmasına neden olabilirsiniz. Ekleyici empatik yanıtlarda tahmin unsuru da vardır, dolayısıyla kesin yargılardan kaçınmakta fayda vardır: Belki de... veya Merak ediyorum da.... gibi ifadeler, danışanın henüz kabullenmeye hazır olmadığı empatik yanıtları iletmede işe yarar.  Kabul görecek ya da görmeyecek tüm yanıtları konuşana/danışana iletmede bunlardan yararlanılabilir.

Örnek: danışan, Evliliğin tüm sorunlarımı çözeceğini sanmıştım. Bir süreliğine çok mutluydum, ama şimdi her şey ters gidiyor, diyor, siz Şu anda evlilik sana çok acı veriyor, ama evliliğe önem veriyorsun, bu yüzden evliliğin sona erebileceğini düşünmek seni korkutmaz mıydı? şeklinde cevap verebilirsiniz. Danışanınız gözyaşları içinde Çok haklısınız. Annemle babam boşandığında dünya başıma yıkılmıştı. diyebilir.  Ya da Bu ne biçim düşünce! Böyle bir ihtimali düşünmek istemiyorum, lütfen bir daha böyle bir şey söylemeyin. diye de karşılık verebilir.  Danışan, yanıtınızı kabul etmeyebilir, yine de empatik olmaya çalışıyorsunuz, hatta söylediklerinizde haklı bile olabilirsiniz.  Ama konuşan bu hislerin farkında olmayabilir. Bu durumda konuşmayı bırakıp dinlemeye devam edin. Zamanla, duygular daha çok açığa çıkar.

Empatik yanıtlarda “ekleme” özelliği profesyonel (terapötik) danışmanların aracıdır.
 
Üçüncü Adım: Empatik Yanıtlar Vererek Pratik Yapın.

Bu derste kullanılan yöntemler, etkin dinleme tekniklerini anlamayı ve deneyimlemeyi kolaylaştırmak üzere tasarlanmış gösteriler ve aktif alıştırmalar içerir.  Bunların arasında duygu tanımlama, yansıtma iletişiminin geliştirici ifadeler kullanma ve rol oynama vardır. Rol oynama ve aktif alıştırmaların bu derste nasıl kullanıldığını öğrendikten sonra, kendi başınıza da pratik yapabilirsiniz.

Üç Kişiyle Rol Oynama Alıştırmasının Kullanımı

Sırayla 1) empatik yanıt veren dinleyici, 2) çeşitli sorunları olan bir konuşan ve 3) sorgulama diyaloguna yardım eden gözlemci olun.  Dinleyici, konuşan ve gözlemci olarak üçünüz de rol oynama alıştırmalarında yanıtları tartışabilirsiniz.

Deneyim kazandıkça, empatik yanıtları gitgide daha iyi iletme yeteneği kazanırsınız. Bu yetenek üç ana kaynaktan gelebilir:


Konuşanı dinleyin ve izleyin:

A. Konuşanın sözcüklerini ve ses tonunu dinleyin, ayrıca yüz ifadesi ve diğer sözsüz mesajlarına dikkat edin. Duygularıyla ilgili ince tavsiyeler vermek için satır aralarını okuyun.
B. Konuşanın duygularının olası sebeplerine ilişkin ipuçlarını yakalamaya çalışın, örneğin konuşan çocukken beyzbol oynayamadığı için şimdi de oynamak istemediğini söylemiş olabilir. Bu bilgiler, konuşandaki özgüven eksikliğini tartışırken size yardımcı olabilir.
C. İçgüdülerinize kulak verin. 
1. Kendinizi zihnen konuşanın yerine koyun ve siz ne yapardınız onu düşünerek duygularınızı değerlendirin. Bu, konuşanın duyguları üzerine en güçlü önsezi geliştirme tekniklerinden biridir.
2. Siz de konuşanın anlattığına benzer bir deneyim yaşadıysanız, bunu hatırlayabilir, o zaman hissettiklerinizi zihninizde tekrar canlandırabilirsiniz. Konuşanın da aynı durumda sizin hissettiğiniz gibi hissettiğini düşünmek akla yatkındır.

Dördüncü Adım:  Gerçek durumlarda empati yanıtları verme pratiği yapın.

Yaşam, empatik olma fırsatlarıyla doludur. Bunu tüm arkadaşlarınız, tanıdıklarınız, sevgiliniz, iş arkadaşlarınız ve amirlerinizle deneyebilirsiniz (ama dikkatli olun). Ayrıca, sevmediğiniz ya da tartıştığınız kişilerle de empati kurmayı ihmal etmeyin. Empati karşınızdakini sakinleştirmekle kalmaz, dahası her insanının, hatta en kötü insanları bile, dünyaya onların gözünden baktığınızda ne kadar anlaşılabilir olduklarını fark etmenizi sağlar. (Tucker-Ladd, Clayton E.)

İyi, etkin dinlemenin önündeki engellerin farkında olun. Tavsiye vermek, sorgulamak, analiz etmek, yargılamak, konuşmaya müdahale etmekten vs. kaçının. Tüm duyguları kabul edin; kişisel hislerin kimseye kötülüğü dokunmaz. Empatinin, bu gerçekten üzücü bir durum, insan ne yapacağını bilemez, işin içinden çıkmak mümkün değil ve ama bu haksızlık, gibi içgüdüleri (veya samimi duyguları) hedef alan kısa bir yanıt olduğunu unutmayın. Ayrıca, kendi duygu terimcenizi oluşturmak da işe yarar, böylece konuşanın kullandığından farklı, ama aynı anlamı ifade eden sözcükler kullanabilirsiniz. Bu da başka bir özel beceridir. Karşınızdakinin duygularını çok iyi anladığınıza inandığınızda, konuşanın kendi kendini anlamasına yardım edecek empati yanıtını, örneğin aşağıdaki gibi verebilirsiniz: Böyle hissediyorsun______ çünkü _______”. Ne kadar çok pratik yaparsanız, kendinizi o kadar geliştirirsiniz.

 Eğitimin Süresi (Tucker-Ladd, Clayton E.)

Bu eğitim yaklaşık yirmi saat sürer. Bu empatik yanıt vermeyi öğrenmek ve sizin sorgulama, konuşanın verimliliğini ve farkındalığını yargılama, bir sonraki cümleniz üzerine düşünme, öne sürülen sava iyi bir karşı sav üretme gibi yerleşik alışkanlıklarınızın bilincine vararak dinleme ve yansıtma alışkanlığı kazanmanıza yetecek bir süredir.  Alışkanlık haline gelen yanıt biçimlerini bırakmak kolay değildir. İşte bu yüzden gerçek hayatta da pratik yapmak gereklidir. Nitekim, empatik dinleyici olmak için ne kadar zaman gerektiğini hesaplamak zordur, çünkü bu beceriyi geliştirmek hayat boyu süren bir iştir. Her gün çalışırsanız, etkileşimlerinizde bir-iki hafta içinde önemli değişiklikler olduğunu fark edeceksiniz.

Yaygın sorunlar (Tucker-Ladd, Clayton E.)

Her ne kadar etkin dinleme ve empati sorunu olan birine yanıt vermenin en güzel yoludur, ancak bu yöntemlerle ilgili yanlış anlaşılmalar olabilir:

1. Empati kurduğunuzda, karşınızdakini kalbini açmaya davet edersiniz. Astrolojik danışmanız çerçevesinde gerçekten bu kişiye yardım etmekle ilgilenmiyorsanız, bu yöntemleri uygulamayın. Ziyaretlerinin astrolojik amacından taşarak zamanınızı çalan müşterilere sınır koyun.

2.  Konuşanın sorunlarından bahsettikten ve bunları inceledikten sonra kendini daha kötü hissetmesi de mümkündür. Bu, özellikle depresif ve asabi insanlarda böyle olur. Üzüntü veya nefret (konuşarak) dışa vurulabilir ve sonra konuşan çözüm bulma veya en azından krizin geçeceğini anlama aşamasına geçer. Çoğunlukla, konuşanın tüm acısını dışa vurmasını sağlarsanız, kendi kendine çözüm aramaya başlayacaktır.

3.  Konuşan yanlışlıkla, duygularını olduğu gibi yansıtmanızın onun fikir ve ahlak yargılarına katıldığınız hissine kapılabilir. Zaman zaman (her zaman olmasa da), bu yanlış anlaşılmaları düzeltme ihtiyacı hissedebilirsiniz. Bu, kısaca yapılabilir ve yapılmalıdır, ardından konuşanı kendinizden farklı bir birey olarak kabul ettiğinizi söyleyin ve empati kurmaya devam edin. Örnek: Biri size arkadaşlarına esrar sattığını ve yakalanmaktan korktuğunu söylediğinde, Ben olsam kendimi suçlu hissederdim, ama ilgini anlıyorum diyebilirsiniz. Ayrıca yanlış, ahlak dışı veya iğrenç bulduğunuz davranışlar ve koşullar olabilir, bu durumda empati kuramayabilirsiniz (değer açıklaması). Öyleyse empati kurmayın.

4.  Astrolojik danışman olarak, genelde astrolojik tavsiye verirsiniz, ancak duygusal tavsiyelerde bulunmayın (uzaklaşma).

5.  Yeni başlayanlar çoklukla empati kurmanın kolay olduğunu düşünürler; tek yapmanız gereken karşınızdakinin duygularını paylaşmak . Bu doğru değildir. Dillendirilmemiş duyguları tespit etmeniz ve onu anladığınızı iletmeniz gerekir.

6.  Başlangıçta, sadece tek bir doğru empati yanıtı olduğunu düşünebilirsiniz, ama aslında pek çok doğru yanıt olabilir. Örnek: arkadaşınız Yapacak o kadar çok şeyim var ki! Üç sınavım, iki ödevim, okunacak 250 sayfam ve grup çalışmam var! Hem ben partiye gitmek istiyorum! dediğinde, Hepsini birden yapamamak ne sinir bozucu veya Yapacak bu kadar çok işinin olması gerçekten çok stresli veya Başarısız olacağından korkuyorsun veya Okul ödevlerinin partiler kadar eğlenceli olmaması ne kötü veya Nereden başlayacağına karar vermek zor şeklinde yanıt verebilirsiniz. Bu yanıtların hepsi ve daha başkaları doğru olabilir.

7.  Empatik yanıtın doğruluğu, konuşan dinleyici tarafından anlaşıldığı yönünde tepki verene kadar bilinemez. Konuşan her zaman haklıdır. Yorumunuz tüm astroloji veya psikoloji kitaplarına göre doğru olabilir, ama konuşan gözlem ve yorumlarınıza katılmazsa, empati notunuz düşük olacaktır. Bu yaklaşıma yönlendirici olmayan veya danışan merkezli adı verilir,  yani karşınızdaki kişinin kendi duygularını keşfetmesini sağlarsınız. Danışan kendi hakikatini keşfedene ve kendi saldırı planını geliştirene kadar bekleyin. Sorunlu kişinin astrologu akıllı sorun çözücü olarak görmek yerine, sorunlarıyla kendi kendine başa çıkabileceğini öğrenmenin daha çok faydasını görür. Kişinin sorununu çözebileceğine inanın. (Tucker-Ladd, Clayton E.)

Etkililik, avantajlar ve tehlikeler

Bu eğitim terapötik psikolojideki standart uygulamaları danışman astrologa göre değiştirir. Empatik yanıt terapötik psikolojideki çokça araştırılmış tedavi yöntemlerinden biridir. Terapistlerin danışana yanıt vermesinin etkili olduğu görülmüştür (Egan, 1979). Etkin dinleme ve empati terapide işe yarıyorsa, diğer mesleki alanlarda da yaraması gerekir, buna astroloji de dahildir.

Empatik olduğu düşünülen bir grup terapötik özellik vardır, örneğin şartsız pozitif ilgi, samimi, sıcak, açık, kesin ve somut olmak, kendini açma vs. Empati sadece faydalı değildir, aynı zamanda bu tür yanıtlar daha az hassas veya zararlı yanıtların yerine geçer. Yukarıda belirtilen ufak tefek tuzaklar dışında hiçbir tehlikesi yoktur.

Ek okuma ve referanslar

Carkhuff, Robert; Berenson, Bernard. Beyond Counseling and Therapy, Holt, Rinehart, Winston. New York, NY. 1967.
Ciaramicoli, A. P. & Ketcham, K. (2001). The power of empathy. Plume.
Nichols, M. P. (1995). The lost art of listening. San Luis Obispo, CA: Impact Publishers.

Tucker-Ladd, Clayton E., Mental Health Net (http://mentalhelp.net/psyhelp/)


 


 

 
Paylaş » ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını FaceBook'ta paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Twitter'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Google'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Delicious'ta paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını Digg'de paylaş ISAR Danışmanlık Yetenekleri Eğitimi yazısını MySpace'de paylaş

2021`de Türkiye...
Mevlana:Astrolojik bir portre...
2013`te Türkiye...
Neptün Balık`ta...
2010`da Türkiye...
Kova`da üçlü kavuşum - Melanie...
Satürn-Uranüs Karşıtlığı- Mela...
Barack Obama...
Kollektif Gezegenler...
Çin`in gelecek devrimi...
 
Ekle
Çıkart
e-Posta adresinizi yazın
Copyright © 2003-2024 R.Hakan KIRKOĞLU Bucks - Digital Media Publishing Agency