Bugün 17 Şubat 2004, soğukalgınlığı geçirdiğim için evde dinlenmek zorundayım ama bir yandan TBMM'de Kıbrıs üzerine konuşmaları izliyorum. CHP'den Onur Öymen hükümete eleştirilerini sıralıyor. Biliyorsunuz Annan Planı'na göre 21 Nisan'da her iki kesim de referandum yapacaklar. Tarihe dikkat ediniz. 21 Nisan 2004. Ne kadar tesadüf ki 19 Nisan günü bir kısmı güneş tutulması gerçekleşecek. Tutulmalar astrolojik fenomenler arasında en dikkat çekici kilometre taşlarını oluşturur. Tüm tutulmalar olumsuz gözle değerlendirilmemeli fakat tutulma haritasının bize neler anlattığına bakmalıyız. Ben de tutulma ile gerçekleşen yeniay haritasından hareketle bazı sonuçlar çıkartmaya çaba sarfettim.

İlk dikkat çeken işaret tutulmanın ve yeniayın 29 50 derece Koç burcunda gerçekleşecek. Bu bir burcun son derecesidir ve son dereceler astrolojide zorlanım ve değişim işaretidir. Bu yüzden son dereceler anaretik yani olumsuz olarak değerlendirilirler. Tutulmanın (yeniayın) gerçekleşeceği derece aynı zamanda bir sabit yıldız da yer alıyor: Mirach Bu yıldız alıcı olmayı, uyumu ve dengeyi anlatır. Genel olarak olumlu biçimde yorumlanır.
Haritanın en dip noktasında, 4. ev girişinde kollektif enerjilerden Pluto yer alıyor. Pluto astrolojide değişimi, sancılı dönüşümü ve yeni şekillenmeleri açıklar. Eğer Pluto'nun etki hattına bakarsak, bunun Lefkoşa'dan çıkarak Ankara'ya yöneldiğini görebiliriz. Bu dikkat sonuçta değerlendirebileceğimiz önemli bir işarettir. Pluto'nun Ras Alhague adlı yıldızla birleşmesi de oldukça açıklayıcı. Bu yıldız yaralanmayı ve bu yarayı tedavi etme arzusuna işaret eder. Yara toprak üzerindedir, yani 4. ev girişinde durmaktadır.

Astrobil'den Pınar Asöcal, bu tutulmanın Brady sıralamasında Kuzey 6 tutulması olduğuna işaret ediyor. Kuzey 6 tutulmalarının içeriğinde Ay düğümleri=Yeniay/Satürn ve Yeniay quincunx Neptün bağlantıları nedeniyle kişilerin baba figürleri ile olan bağları (Denktaş ??, ya da Türkiye ve Yunanistan) ve sorumluluk alma konusu öne çıkar. Sunulan taahütler ya da sorumluluklar yerine getirilmelidir !! Bu sorumluluklar bir diğer kişinin hastalığı ya da güvenilir olmamasından kaynaklanabilir demekte Bernadette Brady.
Bir diğer nokta bu tarihte Merkür'ün geri harekettedir. Böylesine önemli bir karar anı için Merkür'ün geri gitmesi belki yıllardır süregelen bir olayın göstergesi gibi değerlendirilebilirse de, aslında pek olumlu durmamaktadır. Zira Merkür haritanın yükselen burcunun (Başak) yöneticisidir ve ışıklarla birlikte 8. evde konumlanmıştır. 8. ev de ilgi çekicidir zira 8. ev bizim tam olarak sahip olmadığımız ama başkalarına bağlı olduğumuz konuları aydınlatır. (Açıklayıcı bir örnek olarak Israil'in haritasında da Güneş Boğa burcunda 8. evdedir, toprak paylaşılmak durumundadır ve sanki bir borç gibi değerlendirilebilir) Bu yüzden ışıkların 8.evde birleşmesi pozitif ve akıcı olmaktan çok sancılı ve huzursuzdur. Ayrıca Ay yeniayla birlikte Koç burcunda, 8. evde boşluğa girmektedir. Boşluktaki bir Ay önemli bir karar için uygun bir zaman değildir, ayrıca Ay yanmış durumdadır. Ay ancak 0 11 derece sonra Boğa burcuna geçecektir. Kısaca referandum sonrasında yepyeni bir dönem ve yeni koşullar ortaya çıkacaktır.
Mars ise hem 8. evin yöneticisi hem de ışıkların dispozitörü durumundadır. Mars'a bakarsak haritanın tepesinde yer almakta ve Pluto ile karşıt durumda olduğunu görmekteyiz.
Konunun özünü ve doğrudan anlamına işaret eden Arap Noktası Pars Hyleg Terazi burcunun 22 derecesinde 2. evde, tepenoktasına üçgen açı içindedir. 2. ev sahip olunan kaynaklar ve servet, Terazi ise anlaşma ve uzlaşı temaları içinde olayın içeriğine ışık tutmaktadır.
Bu haritayı bir horary harita gibi değerlendirirsek, 10. evi, yani haritanın tepe noktasını Kofi Annan ve planı olarak görmek gerekir. Bu durumda Asc ve Dsc, Rum ve Türk kesimlerini açıklıyor olmalı. Şahsen hangi tarafın hangi kesimi anlatığı belki başka şekillerde yorumlanabilir ama ben 7. evi Türk kesimi olarak görüyorum. Bu evde yer alan Balık burcu ülkemizi de daha net açıklamaktadır. Merkür ve Jüpiter arasında 135 derece yani sürtüşme söz konusudur. Yükselen burçta yer alan şans noktası Rum'lar açısından faydaya ve şansa işaret etmektedir. Jüpiter'in Başak burcunda (Merkür dispozitörlüğünde) ve 12. evde, hem de geri harekete olması Türk tarafının önemli zayıflıklarını açıklıyor. Halbuki Merkür o da geri harekette, yani zorlamalarla hareket ediyor ve Türk tarafının serveti üzerinde durmakla birlikte, dispozitörü Mars'tır ve doğal olarak Kofi Annan planına daha yakın durmaktadır. Mars tepede, MC ile birleşme halinde. Benzer biçimde toprak ve Türk kesimi Jüpiter'le işaretlenirken, Kofi Annan planı ve Rum tarafı sanki aynı safta yer alıyor.
Türk kesimi açısından bakıldığında tutulma ikinci evde yer almaktadır ve Mars yine 4. ev üzerinde görülmekte ve 7.ev (yani Rum kesimi) tarafından yönlendirilmekte. (dispozitörü) Mars ve Satürn'ün Türk kesiminin 4. evinde olması da benzer şekilde, toprak açısından konunun kayıplara işaret etmekte.
Haritada ay düğümleri Boğa-Akrep ekseninde ve 2. ve 8. ev kutuplarındadır. Bu bize karmik bir düğümün de varolduğuna işaret etmekte. Zira Boğa'nın doğal sıralaması 2., Akrepin ise 8.dir. Ne tesadüf ki düğümlerin yöneticileri olan Venüs ve Mars İkizler burcunda (iki toplum, ikilik durumu) birleşmektedir. Bu gezegenlerin Jüpiter'le olan kare açısı sonuçların Türk kesimi tarafından kolay olmayacağını göstermektedir. Mars'ın konumunun Türk tarafı açısından hiç de kolay olmaması, hatta zorluk çıkarak olması ileride ortaya çıkabilecek Mars problemlerine yani savunma, çatışma ve huzursuzluk gibi konuları da öne çıkarabilir.
Bu dönemde Jüpiter ülkemiz haritasında 3. evde Başak burcunda yer alan kuzey ay düğümünün üzerinde geçiyor. Bu ilk bakışta pozitif bir görünüm olsa da, önümüzdeki aylarda özellikle Mayıs ayının ikinci yarısında Mars ve Satürn'ün ülkemiz haritasında yükselen burçtan geçmesi dış politika açısından ne kadar kritik bir dönemden geçtiğimizi de işaret ediyor olmalı. Benzer biçimde, önümüzdeki aylarda özellikle AB yolunda,yeni engeller ortaya çıkabilir, örneğin Ege'de Yunanistan'la olan kıta sahanlığı problemi dikkat çekici olmaya başlayabilir.
Ülkemizin 2004 yılı güneş dönüşü haritasında Terazi burcunun 29. derecesinin yükselmekte olduğunu yeniden hatırlayalım. 19 Nisan'da gerçekleşecek olan tutulma bu haritanın tam olarak 7. ev girişine düşmektedir. Bu ev anlaşmaları, dış ilişkileri ve diplomasiyi açıklarken Türkiye bu tarihten itibaren daha fazla harekete geçme ihtiyacı duyacaktır.
Önümüzdeki yılın haritasında yükselen burcun Oğlak olduğu ve Satürn'ünde Yengeç burcunda yer alacağı görülürse,ülkemiz Kıbrıs ve genel olarak dış politikada fazlasıyla zorlu ve sorunlu bir döneme hazırlanmalıdır. Umarım yanılırım.