Abdullah Gül mü ?
22 Temmuz seçimlerinin hemen ertesinde, Pınar Asöcal’la birlikte, Abdullah Gül’ün haritasına bakmış ve kafamızda bazı soru işaretleri doğmuştu. Konuyu yazmak istediysem de araya giren söyleşi trafiği yüzünden, ancak şimdi kısa bir şeyler karalama imkanı buluyorum. Bu arada astroloji söyleşilerimin ilki bu Pazar Milliyet haftasonu ekinde yayınlanacak.
Aşağıda Abdullah Gül’ün haritasında bazı dikkat çeken noktalara işaret etmeye çalışacağım. Doğum saati bilgisi bir öğrencimden gelmişti.

Terazi burcunun 22 derecesi yükselen bu haritada ilk dikkat çeken şey, gezegenlerin temel asaletlerinde görülen zayıflık, 7 gezegenin tamamı da asaleten peregrin (yani boşta gezen) durumunda. Kısmi asalet de görülmemekte, bu arada gezegenlerin en çok Mars gezegeninin asaletinde durdukları görülüyor. Natal haritada Mars Yay burcunda (inançlar, hayat görüşü, felsefi tutum ve sosyal görüşler) ve yaralanmaya işaret eden Kiron’la birleşmiş durumda görülüyor. Gezegenlerin çoğu köşe olmayan evlerde, sadece Uranüs Yengeç burcunda ve 10. ev, MC ile aynı burçta görülmekte. Dikkat edilirse, Uranüs Türkiye Cumhuriyeti’nin haritasında yükselen burcun üzerinde görülmekte. Uranüs değişimi, ani kırılmaları, devrimleri, yenilenmeyi ve reformları anlatan gezegen.
Dahası Terazi yükseliyor ve farkederseniz transit Satürn Eylül ayından itibaren 12. eve yerleşecek. Bir kişinin hem Cumhurbaşkanı olup hem de transit Satürn’ün 12. eve geçmesi çok rahat bir görünüm değildir. Bu ev kısıtlanmayı, belaları, hapsedilmeyi, sürgün edilmeyi ve olsa olsa kabullenmeyi açıklar. İşin ilginç yani Gül’ün Satürn’ü de 12. evde, Başak burcunda, güney ay düğümü ile birleşmekte. Burada fazlasıyla kadersel, önüne geçilemeyen bir döngü saklı. Başak hizmet etmeyi anlatan bir burçtur ve 12. evde Başak’taki Satürn/Güney Ay düğümü birleşimi hizmet ederken, feragat etmeyi ve kabullenmeyi de gerektirir. Bu bakımdan Gül’ün cumhurbaşkanlığı seçiminde, 22 Temmuz öncesi engellerle karşılaşmasına şaşmamak gerekir.
Ayrıca Satürn Astroloji’de devleti, devletin düzenini, statükoyu ve hiyerarşileri açıklayan gezegendir. Satürn bu haritada kendi ışığında olmadığı gibi, en dolambaçlı ve zora sokucu olan tamamen kendi ışığının dışındadır. Satürn bir gündüz gezegenidir ancak bu harita hem bir gece harirtası olması, hem de Satürn’ün Güneş’le aynı yarımda olmaması nedeniyle, ex-conditione yani sekt dışı, ışık dışı durumdadır. Sadece bu durum bile, Gül’ün Cumhurbaşkanlığının oldukça zor olabileceğini göstermekte. Sekt dışında kalan gezegenler çoğunlukla alternatif yollar yaratarak çalışırlar, ancak devlet zirvesinde alternatif olmanın ne anlama geldiğini ben çözebilmiş durumda değilim.
Ayrıca dikkat ederseniz bu haritada Mars (yukarıda söz ettiğim gibi, haritada pek çok gezegenin asaletinde yer alıyordu, kısaca onları dispoze ettiği söylenebilir) Satürn/Ay düğümleri ekseniyle kare açı içerisinde. (Ayrıca haritanın lordu durumunda) Böyle bir durum Mars’ın konu ettiği olayların onun gelişim çizgisine dik duracağını, engel olmaya çalışacağını söyleyebiliriz. Bu t-karenin apeksi Mars’tır. Mars astroloji’de askeri, orduları, savunma ve saldırı kapasitesini temsil eder. Doğum haritasında Mars-Satürn karesi ister istemez, üstlerle, otoritelerle geçinmekte zorlanan bir yapı sergiler. Gül’ün cumhurbaşkanlığına askerin bakışının oldukça zor bir dengede gelişebileceği görülmekte. Özellikle Satürn’ün Başak burcuna ilerlemesi ve 2009 sonbaharında bu birleşimin üzerinde geçtiği dönemi ayrıca analiz etmek gerekir.
Şimdi haritanın diğer ögelerine bakalım. Terazi yükselen ve yükselen derecesi ile birleşen Neptün görünümde yumuşak, uzlaşıcı, diplomatik ve hassasiyet gösteren bir bakış açısına işaret ediyor. Venüs burada özel bir önem sergilemekte çünkü hem yükselen burcun yöneticisi durumunda yani hem geminin kaptanı, hem de bu bir gece haritası olduğu için, Ay düşük bir evde yer aldığından, oikodespotes olarak Asc yöneticisi yeniden devreye girerek,geminin gitmek istediği limanı da temsil ediyor. Hatta Venüs aynı zamanda Boğa burcundaki Ruh noktasının da yöneticisi ve Akrep burcunda ona karşı duruyor.
Venüs bu haritada bir asalete sahip olmadığı gibi, Akrep burcunda düşük durumda yani kendini rahat ve normal yollarla ifadesi kolay değil. 2. evdeki Venüs kişinin uzlaşı yeteneklerinin olduğunu açıklayabilir, zaten ruh noktası Boğa’da huzur, tatmin ve stabilite arıyor ancak Venüs bunu kolayca teslim etmiyor, edemiyor. Venüs aynı zamanda Güneş tarafından yakılmış durumda, yani kolayca görülemiyor, gizli, arka planda. Bu güçlü birisinin yanında olmayı anımsatıyor. Bu güçlü figürün Erdoğan olduğunu söyleyebiliriz. Aslına bakarsanız, bu harita diplomasi görevinde yer alabilir ancak her durumda kendi liderliğini açığa çıkarabilecek gerçek solar kapasiteden uzak kalmakta. Nitekim haritada Güneş, Akrep gibi derin ve kararlı bir burçta ancak, gece ışığında Güneş’in gücünü görmek çok zor.
Haritada rank ve yükselme kapasitesi getiren doriforileri incelersek şunları görüyoruz. Ay’ın doriforisinde, Venüs, Merkür, Güneş, Jüpiter ve Satürn yer alıyor. Bu oldukça güçlü sayılır çünkü 5 gezegeni de içine alıyor ancak köşe evde dorifori olabilecek bir gezegen yine yok. Güneş’in doriforisinde, Merkür, Venüs, Jüpiter, Ay var. Dorifori’nin nispeten güçlü olması hayatta yükselme ve destek görme konusunda işaretler veriyor.
Haritanın ışığı Ay olduğu için özellikle onun durumuna da göz atmalıyız. Ay üçüncül bir evde (9. ev, decline) ve çift durumları, ikilemleri anlatan İkizler burcunda yer alıyor. Hatırlarsanız, 2007 yılında Türkiye’nin güneş dönüşü haritasında da Ay İkizler burcunda/9. evde büyük bir kare, - grand cross- içinde kalmakta. Bu konumu kadına ait sembollerin öne çıkacağı gerginlikler, üniversitelere ait konularda stresler ve halkı (Ay) ikileme düşüren konular olarak yorumlamıştım. Bir bakıma, şimdi bu durum Gül’ün haritası ile daha fazla göz önüne geliyor ve güncellik kazanıyor.
Eğer zaman yöneticileri, zodiacal releasing, firdar ve güneş dönüşü/profeksiyonlar olarak bakarsak neler görüyoruz ?
Zodiacal releasing’de
Yengeç gen / sub - 4/6/1978
Aslan sub - 23/6/1980
Başak sub - 14/1/1982
Terazi sub - 6/9/1983
Akrep sub - 3/5/1984
Yay sub - 27/7/1985
Oğlak sub - 22/7/1986
Kova sub - 9/10/1988
Balık sub - 28/3/1991
Koç sub - 22/3/1992
Boğa sub - 15/6/1993
İkizler sub - 10/2/1994
Oğlak sub - 3/10/1995 loose bound
Kova sub - 21/12/1997
Balık sub - 8/6/2000
Koç sub - 3/6/2001
Boğa sub - 27/8/2002
Aslan gen / sub - 24/1/2003
Başak sub - 16/8/2004
Terazi sub - 8/4/2006
Akrep sub - 4/12/2006
Yay sub - 27/2/2008
Oğlak sub - 21/2/2009
Kova sub - 12/5/2011
Balık sub - 28/10/2013
Koç sub - 23/10/2014
Boğa sub - 16/1/2016
İkizler sub - 12/9/2016
Yengeç sub - 5/5/2018
(Kova) sub - 24/5/2020 loose bound
2003 yılında başlayan Aslan burcu ana dönemindeyiz. Bu bir önceki seçimlerle başlayan döneme işaret etmekte. Gül’ün haritasında Aslan 11. evde yani olumlu ve rahat bir evde yer alıyor (İçinde Pluton da var!) Bu bir bakıma 2003’ten bu yana kendi gücünü gösteren, daha fazla yönetici durumunda, 11. evde sosyal alanda ve parti işlerinde (11.ev gruplar, politik organizasyonlar, partiler, yönetime destek veren gruplar) etkin ve güçlü bir döneme işaret etmekte. Haritada Güneş yetenekler ve kazançlar evi olan 2. evde, kısmen yeri itibariyle iyi, ve Güneş’in kısmi asalet yöneticisi Mars ise Yay’da 3. evde, dış işlerinde, yabancılarla ilgili konularda mücadeleye işaret etmekte, ancak Mars’ın asaleti yok.
Alt dönemde ise, 2006 Aralık ayından bu yana (Cumhurbaşkanlığı ve seçimlerin gündeme girdiği dönem) Akrep ve Mars zaman yöneticisi durumunda. Akrep 2.evde, post-asc, destek ve kararlılık ifade ediyor ancak Mars bunu çok rahat gerçekleştiremiyor. 2008 Şubat’ından itibaren ise Yay alt dönemi başlayacak. (Ayrıca bu dönemde Türkiye’nin ilerletilmiş haritasında dolunay var, son derece dikkat çekici zamanlar, dönüşüm ve değerlendirme dönemleri) Yay burcunda Mars’ı hatırlayalım, bu dönem 3. ev olduğu için çok oynak ve huzursuz gelişmelere işaret etmekte. Jüpiter de yine asaletsiz olduğu Kova’da ve 5. evde. Ne güçlü, ne de çok zayıf, ancak yetersiz destek veriyor.

Şimdi Türkiye ile aynı gün doğan Abdullah Gül’ün 2007/2008 güneş dönüşü haritasına da göz atalım. Gül bu yıl 10. ev profeksiyonunu yaşayacak. Kuşkusuz bu durum onun toplumsal statüsü, başarısı ve kariyeri açısından çok önemli ve kilit bir yıl olacak. Güneş dönüşü haritasının 3 ay öncesinden devreye girdiğini düşünürsek, zaten Ağustos ayından itibaren bu kapasitelerin öne çıkmaya başlayacağını/başladığını söyleyebiliriz.
Bu yılki profeksiyonlarda Güneş’i Güneş, Ay’ı Jüpiter, Asc’yi Ay, MC’yi ise Mars temsil ediyor ve doğal olarak bu gezegenlerin Güneş dönüşü haritasındaki konumlara dikkatle bakmalıyız.
Ankara’ya göre G.D. haritasında ise Aslan yükselmekte. Voila! Aslan yükselen yıllar kişisel ifade, kendine güven, baba olmak, otoriteyi ve gücü temsil etmek açısından son derece dikkat çekici dönemlerdir. Profeksiyonda da Güneş Güneş’i temsil ettiği için Aslan ve Güneş iki kere dikkat uyandırmakta. Dönüş haritasında Güneş 4. evde, bu durum bitişler ve yeni başlangıçları açıklar. Bu yerleşime, eve ait konuları da içine alabilir. Köşe bir ev olduğu için kendi gücünü ortaya koymakta ve etkin olmaya çalışmakta. Natal haritada da Akrep, destekleri açıklayan 2. evden gelmekte.
Bu arada haritanın 10. evine de bakalım, burada Boğa var, Boğa huzur, güven ve stabilite arıyor ancak Boğa natalde 8. evde olduğu için, bu yıl bu alanda, yani kariyer ve statü konularında krizler ve çatışmalar, huzursuzluklar söz konusu. Yine de bu evin yöneticisi Venüs 2. evde, Başak burcunda .çok güçlü olmasa da, 10. eve üçgen tanıklık ediyor ve MC derecesi ile de yakın bir üçgen açı kuruyor.
Mars bu yılki profeksiyonlarda MC’yi temsil ettiği için, buna da göz atmalıyız. Mars Yengeç’te ve 12. evde kalmakta. Bu yine hiç de iyi bir konum değil. Mars (natal haritadaki kapasitesini de unutmazsak) zararlı olduğu Yengeç burcunda ve kayıpları, belaları ve gizli düşmanları anlatan 12. evde. Böyle bir Mars (üzerinde devrimleri anlaran natal Uranüs!! var) her türlü zararı vermeye hazır duruyor. İfade edilemeyen öfke, kızgınlıklar, savaşlar ve askeri konular, onun kariyer amaçlarına ister istemez yansıyor.
Bu bir gece haritası olduğu için Ay da özel önem taşımakta. 14 derece İkizler’de duran Ay, natal haritadaki kendi derecesine (11 derece İkizler)çok yakın durmakta ve büyük bir kare içerisinde yer almakta. Natal haritada 9. evde duran Ay, yurtdışı konulardan, hukuktan, yabancılardan ya da akademik konulardan kaynaklanan, kadına ilişkin olabilecek konuların tam ortasında yer alıyor. Kuşkusuz bu durum Türkiye’nin güneş dönüşü haritasında da vurgulanmaktaydı. O haritada da Ay 9. evde duruyor ve büyük kare içinde yer alıyordu. Gül’ün güneş dönüşü haritasında Ay aynı zamanda yıl yöneticisi (lord of the year) olduğu için doğal olarak, bu konularla, özellikle kadına ilişkin konular, eşi ile ya da türban konusuna ait konularla doğrudan ilgilenmek durumunda kalacak.
Kısaca şöyle söyleyebiliriz, Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olduktan sonra hiç de rahat olmayan bir koltuğa oturacak. Ancak O’nun için daha yorucu bir dönem özellikle 2008 Şubat’la başlayan Yay burcu zaman yöneticiliği altında gerçek anlamda testten geçecek. Yay burcundaki Mars yukarıda sözünü ettiğimiz kapasiteyi ister istemez ortaya koyabilir. Gül’ün bir yıl sonraki 2008/2009 geçişi haritasında da Akrep yükselmekte ve Mars yükselen derecesi ve Güneş’le yanyana durmakta. Ülkemizin 2008/2009 haritasında ise (2008 Ağustos’tan sonra etkin olması beklenir) Oğlak yükselecek, yönetimi anlatan 10. evde, Terazi burcunda yanan yolda ve küçülmekte olan Ay, Meclis’e ait konuları şiddetle!! gündeme getirecek. Bu haritada Mars’ın da 11. evde (Meclis, gruplar, partiler) olduğunu unutmamak gerekiyor.
Bu yazı 16 Ağustos 2007'de yazıldı.
Her hakkı saklıdır ve izinsiz kullanılamaz, alıntı dahi yapılamaz.
R. Hakan Kırkoğlu
Bu arada 2007 öngörümlerimde, Ağustos ayının ikinci yarısında, özellikle finansal piyasalara ve ekonomiye dikkat öngörümün dikkat çektiğini görüyorum.
Şöyle ifade etmiştim:
Ağustos
Bu dönemde hukuki konular, adalete ilişkin temalar, üniversitelere ilişkin gelişmeler ülke gündeminde olabilir. Aynı zamanda yönetimi ve hükümeti de ilgilendirebilecek gelişmeler beklenebilir. Belki de bu gelişmeler halkı huzursuz eden cumhurbaşkanlığı seçimleri ile de ilgili olabilir. Özelliikle Ağustos’un ilk yarısında, 2’sinde ve 16’sı civarında toplumu sıkıştıran konular ön plana çıkmakta. Ağustos yorucu bir ay olacağa benzemekte. 12. eve, gizli düşmanlar, sıkıntılar ve belalar evine giren Mars korkuların ağır basmasına, terörün ya da elde olmayan nedenlerin getirebileceği problemlere işaret etmekte. 21’i civarında
basın, medya, iletişim ve gençlikle ilgili konularda engellerle karşılaşılabilir. Bu dönemde özellikle ayın ikinci yarısında ekonomideki gelişmeleri takip etmek, finansal alana dikkat etmek gerekiyor.