22 Eylül Güneş Tutulması ve Türkiye
R. Hakan Kırkoğlu
Tehlikeye ilk adım
Bazı astrolojik göstergelerle 22 Eylül tutulmasının ilginç yansımalarına dikkat çekmek istiyorum. Bu tutulma 22 Eylül Cuma günü saat 14:40’ta gerçekleşiyor. Ankara’ya göre çıkartılan haritada Oğlak burcunun 7 21 derecesi yükselmekte. Bu derece özellikle dikkatimizi çekmekte zira Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum haritasında yükselen burç derecesi olan 7 47 Yengeç'e, tam ve derece olarak (partil) karşıtı bir görünüm ortaya çıkmakta. Karşıtlıklar düşmanlık hatırlatıcı olabilir.
Tutulma anı haritasında tutulma 9. ev girişinde gerçekleşiyor, tüm ev sistemine (whole sign houses) göre de yine Işıklar 9. evde kalmakta. 9. ev hukuk sistemini, uluslararası konuları, inançları ve dış ticareti içine alan konuları kapsar. Bu tutulmanın aynı zamanda Başak burcunun son derecesinde gerçekleşmesi, kısaca sonbahar noktasına da son derece yakın olması, potansiyel olarak, bitişler ve başlangıçları bir arada göstermesi bakımından son derece dikkat çekici. Benzer biçimde tutulmaların da kendi doğalarında ani olaylar, ani bitiş ve başlangıçlar her zaman ön planda olurlar. Ek olarak, Güney Ay düğümü çevresinde oluşan bu tutulmanın sonlanmalar, kopmalar ve ayrılıklarla da özel bir ilişkisi bulunmakta. Tutulma derecesinin çok yakın olmamakla birlikte, haritada 12. evde Yay’da (gizli ve yabancılarla ilişkili) bulunan Pluto ile kare açısı (bendings) söz konusu bitiş ve başlangıçların zorunlu bir dönüşüm ve zorlama doğasında da olabileceğini açıklamakta.
Haritaya bakıldığında tutulma yöneticisi Merkür olarak değerlendirilebilir, zira Merkür hem tutulma derecesinin ana yöneticisi, hem de haritada oldukça yüksekte duruyor. Merkür aynı zamanda, karşılıklı etkileşim halinde bulunduğu 8. evdeki Venüs’le birlikte, Işıkları ve Mars’ı sanki bir kuşatma altına almış görülmekte. Ancak Venüs’ün gerek 8. evde olması, gerekse güney ay düğümü ile yanyana duruşu, söz konusu karşılıklı etkileşimin yorucu ve zorlayıcı (maleifk) ögelerini arttıracaktır.
Tutulma sırasında haritanın ekseninde yükselen yıldızın Procyon olduğunu görüyoruz. Astrolojik açıdan bu yıldız, erken kazanılmış başarıların her zaman garantili bir başarı getiremeyebileceğini açıklar. Sirius yıldızından hemen önce yükselen bu yıldız, Küçük Köpek takımyıldızındadır. Bu yıldız hemen dikkat çekmeyi ve öne çıkmayı anlatır ancak etkisi saman alevi gibidir, böyle bir görüntü vermekle birlikte, başarının sağlamlaştırılması güçtür.
Aynı zamanda bu dönemde Güneş’le birlikte yükselen (heliacal rising) yıldızın da oldukça tehlikeli bir yıldız olan Alfard olduğunu görmekteyiz. Alfard su canavarı takım yıldızının en parlak yıldızıdır. Bu yıldızın sembolizminde büyük bir yılan göze çarpar ve doğrudan tehlikeli gelişmelere işaret eder. Bu yıldız şiddet, kontrol altına alınmayan öfke ve duygusal patlamalarla ilişkili yorumlanır. Eğer bu yüksek enerji bilinçaltına itilirse, büyük bir olasılıkla yıpratıcı ve zedeleyici olacaktır.
Yeniden 9. evdeki Merkür’e dönersek, bu gezegenin aynı zamanda Yanan Yol’un (15 Terazi-15 Akrep) en başında olduğunu görürüz. Henüz yanan yolun başında olmak, aslında belalı bir sürecin, sıkıntıların ve şiddette yol açabilecek gelişmelerin de en başında, daha ilk adımında olduğunu söyler.
Oldukça ilginç, bu haritada köşe evde yer alan Jüpiter Akrep burcundadır ve 9. evde Terazi burcundaki Mars’ın dispozitörlüğündedir. Terazi burcundaki Mars barış için savaş temasını vurgular ve Mars Terazi’de zararlı durumdadır (detriment) Bu nedenle gücünü göstermek yerine, zararlı yönlerini daha fazla vurgulamaya eğilimlidir. Mars/Jüpiter direkt ortanoktasının da MC derecesine oldukça yakın düştüğü görülmekte. Dikkatle bakacak olursanız, Jüpiter’in Ankara’dan merkezlenen yönü doğrudan Güney Lübnan üzerine gitmektedir. Mars kendini kurban etme temasına sahip olan Diadem adlı yıldızla da birleşim içerisindedir!
Bu göstergeler ışığında tutulma haritasının, ülkemizin uluslararası bir güç içerisinde (9. evde) barış için askeri güç göndermesinin getirebileceği risklerin oldukça dikkat çekici olduğunu söylemeliyim. Bu durum ilk etapta bir güç ve parlama getirse bile, ilerleyen koşullar içinde, ülkemizin Ortadoğu’daki gelişmelere ister istemez bağlanması ve sonucunda zorlayıcı koşulllarla karşılaşması söz konusu olabilir. Tutulma haritasında, Ankara için yükselen burç Oğlak'ın yöneticisi Satürn'ün, tehlikeleri, krizleri ve riskleri içeren 8. evde zararlı durumda (Satürn-Aslan) olması diğer bir vurgudur. Satürn'ün 12. evde (kontrol edilemeyen şartlar) Yay burcunda yer alan Pluto ile (uluslararası konulardan ve dini temalardan doğan baskı) üçgen açı içerisinde olması da ülkemiz açısından manidardır ve açmazlarımızı göstermektedir.
Bu durumu daha fazla vurgulayan diğer bir gösterge de, tutulma anındaki Mars’ın konumunun ülkemizin doğum haritasında Mars’ın konumuma oldukça yakın duruşudur. (Mars 9 derece, Türkiye haritasında ise Mars 7 derece Terazi burcundadır)
Oldukça ilginç, ülkemizin 2006/2007 Güneş Dönüşü haritasında Mars 4. evde ve Akrep burcundadır. Mars’la ilişkili olan gezegenler Koç ve Akrep, bu haritanın 10. evini (yönetim, hükümet ve idari işler) ve 4. evini- güvenlik, iç işleri, toprak temaları- (sıkışmış biçimde) ilgilendirmektedir. Eğer Güneş dönüşü haritasını Lübnan için lokalize edersek, Mars 4. ev girişine oldukça yakın durmaktadır.
Özetlemek gerekirse, ülkemizin güneş dönüşü haritası hali hazırda, güvenlik ve toprakla ilgili konularda çok sıcak gelişmeleri özetlemekte (bu konuya 2006 yılı öngörümlerimde değinmiştim, yazı için tıklayınız) ve gelişmelerin gerek terör örgütü PKK gerekse Ortadoğu’daki büyük gerginlik açısından oldukça bariz zor eğilimler içerdiğini söyleyebiliriz.
20 Eylül 2006
* Bu yazının tüm hakları saklıdır ve hiç bir şekilde başka bir internet ortamında ya da yazılı olarak kullanılamaz.