İçinde bulunduğumuz dönemde, karşı karşıya gelen Satürn-Uranüs, eski ve yeninin, statüko ile değişimin bariz bir kutuplaşma içerisinde olduğunu gösteriyor. Bu iki gezegen daha önce Başak-Balık ekseninin de karşıt durumu gelmişlerdi ancak şimdi öncü burçlar olan Koç-Terazi burcunda çok daha belirgin, açık ve tepkiselliği arttıran koşullar görüyoruz. Bu karşıtlığın Oğlak burcundaki Pluton ile de kare açı içinde olması, işin püf noktasını, kısaca hayatımızı şekillendiren yönetsel ve devlete ait konulara, içerisinde hiyerarşiye olan kurumlara yansıyor. Bir bakıma hiyerarşik düzenin değişimini son noktaya kadar getiriyor. Bu açıdan bakıldığında, ülkemiz iç siyasetinde yaşanan, Orduyu da içine alan gelişmeleri görmemek imkansız gibi. Benzer biçimde, bundan 30 yıl önce, yani tam bir Satürn döngüsü öncesinde yürürlüğe giren 82 anayasasının yine hararetli bir gündem oluşturmasına da şaşmamak gerek.
Bu dönemde yanyana gelen Jüpiter ve Uranüs astrolojide yenilenmeyi, reformları, değişim heyecanını simgeler. Bu ikili her zaman kolay heyecanlanan, dizginlenemesi oldukça zor koşulları simgeler. Ancak şimdi Satürn’ün (statüko, hiyerarşi, Terazi’de olduğu için yasal konular, hukuk ve adaleti de içine alıyor) bu ikilinin tam karşısında yer alması, söz konusu heyecanlı değişimi sınırlamaya, dizginlemeye çalışıyor. Diğer yandan, Eylül ayı geldiğinde bu iki gezegen yeniden yönsüz ve karmaşık Balık burcuna geçmiş olacaklar ve orada yeniden birleşiyor olacaklar. Balık ülkemizin haritasında 9. evde yer almakta. Bu ev yasal kurumları, adaleti, akademiyi ve düşünsel platformları açıklar. Durum böyle olunca, Satürn’le karşıtlık da gevşeyince, daha farklı bir değerlendirme imkanı ortaya çıkmış olacak.
İşte tüm bu arka plan, şu anda yaklaşmakta olduğumuz Aslan burcunda gerçekleşecek olan yeniayın getireceği temaları daha anlamlı hale getirmekte. Bu çok ilginç bir yeniay haritası zira Ankara’ya göre, yeniay anında Aslan burcu yükseliyor ve yeniay yükselen derecesi ile de birleşiyor.
Aslan’ın konu ettiğini alanları düşünelim: Yöneticiler, başkanlar, gurur sahibi kişiler, kahramanlar, komutanlar ve aynı zamanda karizmatik kişilikler, sanatçılar, sahne ve gösteriş ifade eden konular. Yeniay’ın Aslan burcunda gerçekleşecek olması sözünü ettiğimiz temaları, kısaca yönetici konumunda olan kişileri, otorite figürlerini güçlü ve bariz biçimde gündeme getiriyor. Bu haritada Pluton’un çok dikkat çekici bir konumda olduğunu görmekteyiz. Pluton adeta tüm gezegenlerle temas halinde. Hem yeniay derecesini ve yükseleni, hem de Terazi burcundaki Satürn-Venüs-Mars birleşimini, ayrıca haritanın 9. evindeki (hukuk, yasal konular) Jüpiter-Uranüs birleşimini (yenilenme, reform, heyecan) açı altında tutuyor. Pluton köklü değişimleri ve bu değişimin, dönüşümün tanık olduğu hayatta kalma mücadelesini, güç savaşlarını açıklar. Böyle bir görünüm, şu anda gündemde olan YAŞ kararlarının getireceği sonuçların gümbürtüsünü içinde barındırmakta. Pluton da Satürn’ün (statüko, kurallar, siyasi sistemler) burcu Oğlak’ta olduğuna göre, içinde bulunduğumuz dönemde, yönetici konumunda olan kişilerin kararları, geçirdikleri dönüşüm, bu değişimin hiyerarşik organizasyonlarda yarattığı gerginlikler ülkemiz açısından kritik gelişmelere işaret etmekte.
Mars’ın da sahnede olması, bu süreci daha gergin ve münakaşalı kılmakta. Terazi burcundaki Mars haksızlık yapıldığı konularda aşırı duyarlı ve tepkisel bir görünüm sergiler. Haklı olsa bile haksız konuma düşmek genellikle böyle bir gösterge ile anlaşılabilir. Diğer yandan Venüs’ü de Satürn ve Mars’ın arasında görmekteyiz. Venüs, Mars’ın tersine uyum ve barış getiren, denge ve uzlaşı sağlayan güçtür. Ancak bu haritada Venüs’ün kuşatma altında olduğunu görmekteyiz. Bir yanında Satürn, diğer yanında savaşkan Mars duruyor. Venüs, iyicil bir gezegen olsa da, kendi burcunda olsa da, uzlaşı yaratmakta eli kolu bağlı, arada sıkışmış görünmekte. Bu durum hukuka ve adalete ait konuların oldukça zorlandığını anlatmakta. Satürn’ün de Terazi burcunda güçlü ve yücelim durumundadır, yani adaletin kestiği kolun acımadığını anlatır ancak yine de Mars’ın nedenğu tedirginlik ve kışkırtıcı atmosfer son derece keskin ve her an patlamaya hazır bir görünüm sergilemekte. Savaş gezegeni Mars’ın ay düğümleri ile de kare açı içinde olması (bu açı 15-20 Ağustos tarihleri arasında kesinleşecek) önümüzdeki günlerde pek çok açmazın ve milli hassasiyetleri (Yengeç güney ay düğümü) ve yönetimi (Oğlak kuzey ay düğümü) içine alan konuların sert bir atmosfer yaratacağını ifade ediyor.
İçinde bulunduğumuz dönemde, Ankara’ya şu sabit yıldızlar Güneş’ten önce yükselmekteler (Helical rising)
3-4 Ağustos Sirius: Önemsiz gibi görülen küçük hareketlerin, adım ve eylemlerin yaratabileceği devasa değişiklikler, büyük resmin anlaşılması, görülmesi gereken bir dönem
5-8 Ağustos Phact: Bilinmeyene yolculuk, ulaşılması zor bir şeyi aramaya kalkmak, büyük risk almak
9-28 Ağustos Acubens: Bir şeyleri sona erdirerek yeniye şekil vermek, doğurmak, yeniden doğuş teması içinde olmak, Yaşam verici olmak
29 Ağustos – 23 Eylül (Referandumun yapılacağı dönem) Alphard: Yoğun mücadele, yıkıcı olabilen, zorlayıcı ve çok fırtınalı gelişmeleri kızgınlığın yıkıcı boyutlara, aşırılıklara ulaşması
Bu temalardan anladığımıza göre, önümüzdeki günlerde, 3-4 Ağustos günlerinde meydana gelebilecek yeni durumlar pek farkında olmasak bile büyük değişimlere yol açabilir. Bu döneminde arkasından 5-8 Ağustos günleri arasında büyük belirsizlikler ve içerisinde risk taşıyan açılımlar ve yeni olana yönelme söz konusu. Daha sonra, 9’undan itibaren başlayan daha uzun bir dönemde, 28’ine kadar ortaya çıkan yeni durumun getirdiği şekillenmeler söz konusu olacak. Bununla birlikte, referandumun da içinde olduğu dönemde çok büyük gerginlikler ve aşırıya kaçan ifadeler, mücadeleler söz konusu.
Bireysel olarak da bakıldığında, bu dönemde Aslan burcunda gerçekleşen yeniay, haritanızın hangi evinde gerçekleşiyorsa, (yükselen burcunuzdan Aslan burcunun bulunduğu eve kadar olan evleri sayınız, örneğin İkizler burcu yükselen bir kişi için bu, 3. ev olacaktır, zira İkizler’den sonra sayıldığında Aslan 3. burçtur) ilgili konularda gururunuzu, bu alandaki başarınızı ve kendinizi ortaya koyma gücünüzü çok daha belirgin ve mücadeleci bir duruma sokmakta. Bu dönemde sahip olduğumuz gücü yenileyici biçimde kullanabilir ve kendimize yeni bir kimlik duygusu, başarı standardı yaratabiliriz. Beri yandan içinde buldunduğumuz ilişkiler ve kendimizi organize edebilme yönümüz ve üretkenliğimiz de yeni bir şekil almakta.
24 Ağustos’ta gerçekleşecek olan dolunay, Balık burcuna işaret etmekte. Ankara’ya göre çıkarılan haritada da Balık yükselmekte ve Uranüs, yeniden Balık burcuna dönmüş olacak. Bu açıdan bakıldığında, Ağustos’un ilk yarısında yaşanan, mücadele getiren ve sert, sabitleşmiş, kronik hale gelmiş konuların değişim, esneme, uyum ve anlayış sürecine girdiğini göreceğiz. Doğal olarak Uranüs bu dönemde yine karmaşa, gerçekleri çok rahat görememe, ikilik içerisinde kalmaya işaret etmekte. Nitekim dolunay haritasında gezegenlerin ve harita eksenlerinin değişken burçlarda kalmış olmaları, bir adaptasyon ve sürekli belirsizlik yaratan süreçlere dikkat çekiyor. Dolunay derecesinin Jüpiter ve Satürn gezegenleri ile uyumsuz kalışı açık bir dengenin ve üzerine sağlam basacağımız kararların henüz söz konusu olmadığını anlatmakta. Hiç kuşkusuz, referandumu da içine alan dönemde, 20 Ağustos – 13 Eylül arasında geri hareket yapacak olan Merkür, pek çok değişikliğin, koşulların belirsizliğinin ve karmaşık durumların habercisi. Böyle bir dönemde siz de bir konu üzerinde çalışırken, çok daha fazla hata bulabilir, bunları düzeltme ve yeniden üzerinden geçme durumunda kalabilirsiniz. Merkür’ün geri gittiği dönemde, acele ile yola koyulmamalı, elinizdeki konuları, zor da olsa, daha düzgün ve iyi hale getirmeye bakmalı, son kararlardan kaçınmalısınız.
Aşağıda 2009 yılı sonunda Türkiye için yapmış olduğum öngörümlere ait bölümleri okuyabilirsiniz. Bu yazının tamamını okumak için lütfen tıklayınız.
Ağustos – Liderler açısından dikkat çekici
Temmuz son haftasından itibaren şekillenmeye başlayan konular bu dönemde güvenliğe ve iç işlerine ait konuların önemine işaret ediyor. Bu dönemde öncü burçlarda oluşan gezegen birikimi çok aktif ve harekete geçirici konuların varlığına, gerek iç gerekse dış politikayı ilgilendiren dengelere işaret etmekte. Bu dönemde belirsizlik yaratan, huzursuzluk getiren, henüz tam olarak olgunlaşmamış koşullar söz konusu. Terör ya da gizli örgütlerle ilgili gelişmeler gündeme gelebilir. 10 Ağustos’ta gerçekleşen yeniay bu dönemde gerek yönetime ve liderliğe ait konuların, gerekse ekonomi yönetimine ait gelişmelerin, ekonomideki istikrarın çok önem kazanabileceğini vurgulamakta. Ancak 23 Ağustos’a kadar olan dönemde halkı ilgilendiren konular, halkın psikolojisini ve kendine güvenini anlatan gelişmeler de söz konusu.
Bu dönemde cesaret ve güven ortaya koyan kişiler, spor ya da sahne konularını içine alan gelişmeler, aynı zamanda ekonomiyi ve gelirlerimizi arttıran olanaklar var. Tüketimin ve aynı zamanda gelirlerin daha hızlı artış gösterdiği bir dönemde olabiliriz. Ekonomideki beklentileri iyi hesap etmek ve yönetmek gereği de var. 17-18 Ağustos günlerinde finansal konularda daha gerçekçi olma gereği var. Bu dönemde diplomasi ve dış ilişkilerde daha belirsiz ve bizi yanıltabilen, hayal kırıklığına yol açabilen koşullar içinde olabiliriz. 23 Ağustos sonrasında gündem bu kadar yoğun olmasa da, sınırdaş komşuları da ilgilendiren ekonomik gelişmeler, hizmet, eğitim, işçiler, emekçiler sağlık konularını içine alan gelişmeler gündeme gelebilir. Sınırdaş komşulardan kaynaklanan konular bazı endişeleri de beraberinde getirebilir, bu gelişmeler ülke ekonomisi ve paraya ilişkin konularda görülebilir.
R. Hakan Kırkoğlu
3 Ağustos 2010’da yazıldı.